Destek ve Teşvikler

1. Avrupa Yatırım Bankası Kredileri

AYB kamu ve özel sektör projelerini finanse etmektedir. AYB 30-40 milyon Euro'luk projelerle direkt temas kurarken daha küçük ölçekli kredi taleplerini aracı bankalar kanalıyla kabul etmekte­dir. Türkiye'deki AYB aracı bankaları;

• Türkiye Sınai Kalkınma Bankası

• Sınai Yatırım Bankası

• Vakıflar Bankası'dır.

AYB başvurusu için projelerin ekonomiye katkı sağlaması, çevereye duyarlı, teknik bir proje olmalı.

Finansman Şartları

Sanayi Projelerinde asgari 4 yıl azami 15 yıl vade şartı konulmuş-tur. Faiz oranları en düşük düzeydedir. Kamu'da hükümet garantisi, özel söktör'de A düzeyinde notu olan Banka teminatı gerekmektedir.

Bütçesi 25 milyon euro kadar olan projeler Küçük ve Orta Boy proje,

Bütçesi 25 milyondan fazla olan projeler ise büyük projeler olarak kabul edilmektedir.

AYB KOBİ kredilerinden yararlanma kriterleri;

- KOBİ olma kriteri ( 500 kişiyi aşmamalı,Bilgi teknolojileri,tu-rizm,sanayi alanlarında faaliyet gösteren ,net sabit varlığı 75 milyon Eu­ro'dan az olmalı)

- Geri ödemesi 2 yıl ödemesiz toplam 7 yıl dır.

- Ödeme 6 ayda birdir.

Daha geniş bilgi için; http://www.eib.org


2. Dış Ticaret Müsteşarlığı

Yardım Alanları:

- Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) Yardımı (*)

- Yurt Dışında Milli Veya Bireysel Düzeyde Gerçekleştirilen Fuar Katılımlarının Desteklenmesi

- Uluslararası Nitelikteki Yurt İçi İhtisas Fuarlarının Desteklenmesi

- Çevre Maliyetlerinin Desteklenmesi

- Eğitim Yardımı

- İstihdam Yardımı

*Destekten faydalanacak Ar-Ge faaliyet aşamaları aşağıdadır;

a) Kavram geliştirme

b) Teknolojik/teknik ve ekonomik yapılabilirlik etüdü

c) Geliştirilen kavramdan tasarıma geçiş sürecinde yer alan laboratuvar çalışmaları v.b. çalışmalar

d) Tasarım ve çizim çalışmaları

e) Prototip üretimi

f) Pilot tesisin kurulması

g) Deneme üretimi

h) Patent ve lisans çalışmaları

ı) Satış sonrasında ürün tasarımından kaynaklanan sorunların çözümü faaliyetleri.

Bünyelerinde veya Türkiye’de bünyeleri dışında AR-GE faaliyetinde bulunan kuruluşların yukarıda belirtilen faaliyetlerine ilişkin harcamaları bu Tebliğ kapsamında belirtilen esaslar çerçevesinde temel destek oranı olarak en fazla %50 oranında ve ilave desteklerle beraber en fazla % 60’a kadar desteklenir. Destek süresi proje bazında en çok 3 (üç) yıldır.

Adres: İnönü Bulvarı, 06510 Emek – ANKARA
Tel: (0312) 212 88 00
Fax: (0312) 212 88 81
Daha geniş bilgi için; http://www.foreigntrade.gov.tr


3. İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi (İGEME)

Eğitim Yardımı

Ülkemizde ihracatın desteklenmesi amacıyla hazırlanan bir dizi Devlet Yardımlarından birisi de “Eğitim Yardımı”dır. Sağlanan destek ile firmaların ürettikleri ürünleri uluslararası piyasalarda verimli ve etkin bir şekilde pazarlayarak rekabet güçlerini artırmaları ve uluslararası nitelik kazanmalarındaki temel gereksinimlerinden birisi olan eğitim ihtiyaçlarının giderilmesine katkıda bulunulması amaçlanmıştır. “Eğitim Yardımı” bu amaca yönelik olarak ihracatçı firmaların yönetici ve çalışanlarına yönelik eğitim faaliyetlerine ilişkin giderlerinin KOBİ’ler için %50, SDŞ’leri için %75’nin devletçe karşılanması imkanını getirmektedir.

Eğitim Konuları:

- Dış Ticaret, Gümrük ve Kambiyo Mevzuatı
- İhracat için pazar ve müşteri bulma, pazar analizi, pazar araştırması, alıcıyla müzakere ve yazışma teknikleri ve fiyat verme,
- İhracata ulusal ve uluslararası finansman sağlama teknikleri
- Rekabet hukuku ve koşulları ile Avrupa Birliği ve Dünya Ticaret Örgütü mevzuatı, uluslararası pazarlama teknikleri
- Moda-Marka tasarımı ve benzeri alanlar

Adres: Mithatpaşa Cad. No:60, 06420 Kızılay - ANKARA
Tel: (0312) 417 22 23
Fax: (0312) 417 22 33
Daha geniş bilgi için; http://www.igeme.org.tr


4. İhracatçı Birlikleri

Firmalar, Türkiye'de bulunan toplam 12 adet ihracatçı birliğinden, bağlı oldukları birliğe müracaat edeceklerdir.

Devlet Yardımı

- Yurt Dışı Fuar / Sergi

- Yurt İçi Fuar

- Yurt Dışı Ofis-Mağaza

- Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi


5. İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV)

Devlet Yardımı

- Pazar Araştırması (KOBİ'ler arasında uluslararası işbirliği faaliyetlerinin desteklenmesi)

İhracat Pazar Araştırması Desteği (İPAD)

İhracat Pazar Araştırması Desteği (İPAD) firmaların ürünleri için doğru pazar bulmak ve doğru ihracat pazarlama stratejisi belirlemek amacıyla, detaylı ve sistematik olarak pazar araştırması yapmalarını teşvik etmek üzere oluşturulmuş ve uygulamaya konmuş bir devlet yardımı programıdır.
İhracat Pazar Araştırması Desteği, ilgili mevzuat çerçevesinde İGEME-İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi tarafından Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) adına uygulanmaktadır.
İhracat Pazar Araştırması Desteği’nden imalat sanayi alanında üretim ve ticaret faaliyetinde bulunan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ), Sektörel Dış Ticaret Şirketleri (SDŞ) ile sanayi sektöründeki Üretici Dernekleri faydalanabilir.
Gerçekleştirilip sunulan projenin uygun görülmesi halinde;
a) Bir KOBİ’ye her bir projesi için harcama belgelerine istinaden en fazla 7.500 $; bir yılda en fazla 15.000 $; bu destek programının uygulamada olduğu süre içinde toplam olarak en fazla 75.000 destek,
b) Bir SDŞ veya Üretici Derneğince yürütülen ve uygun görülen her bir proje için, harcama belgelerine istinaden en fazla 10.000 $; bir yıl içinde en fazla 50.000 destek, sağlanır.

Adres: Rumeli Cad. No: 85/7, 80220 Osmanbey – İSTANBUL
Tel: (0212) 230 76 37 - 233 94 37
Fax: (0212) 247 75 87
Daha geniş bilgi için; http://www.ikv.org.tr


6. KOSGEB Ar-Ge Destekleri

KOSGEB Ar-Ge Desteği olarak 25.000 ABD doları karşılığı TL tutarında geri ödemeli malzeme -techizat desteği ile 35.000 ABD ABD doları karşılığı TL tutarında geri ödemesiz destekler vermektedir. Ayrıca işletmelere bağımsız bir işlik alanı tahsis edilir, standart mobilya / büro ekipmanı tahsis edilir, ortak kullanım amaçlı (Telefon, faks, fotokopi, dokümantasyon, sekreterya, mevcut bilgi ağları, ortak kullanım atelyeleri, toplantı, sergi, konferans, mekanları vb.) hizmetler sunulur.

Proje bazında Ar-Ge çalışmalarında kullanılacak makine ve techizatın alımında, danışmanlık hizmetleri, laboratuvar / atelye hizmetleri, enformasyon hizmetleri, fuar hizmetleri, tanıtım gibi destekler vermektedir.

Daha geniş bilgi için; http://www.kosgeb.gov.tr


7. TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ

Devlet Yardımı

- Fikri ve Sinai Mülkiyet Haklarının Korunması

- Patent, Faydalı Model Belgesi ve Endüstriyel Tasarım Tescil Yardımı

Adres: Necatibey Caddesi No:49 06440 ANKARA
Tel: (0312) 232 54 25
Fax: (0312)232 54 13
Daha geniş bilgi için; http://www.turkpatent.gov.tr


8. TTGV Ar-Ge Desteği

TTGV desteği için başvuru önşartı fitrmanın sanayi sicil belgesine sahip ARGE kuruluşları ve yazılım şirketleri olmasıdır. Desteklenen faaliyetler, "teknolojik ürün ve proses inovasyonu" kavramı içerisinde, bilgi birikimi firmada kalacak şekilde, firma tarafından gerçekleştirilen teknoloji geliştirme projeleridir. Proje süresi en fazla 2 sene olup sağlanacak destek alt sınır olmaksızın en fazla 2,5 milyon ABD Doları. Destek oranı proje bütçesinin %20’sidir. Yapılan yardımın geri ödemesi 4 yıl içinde yapılır. Destek kapsamında projeyle ilgili personel, teçhizat, sarf malzemesi, seyahat, hizmet alımı harcamaları dahildir.

Adres: Atatürk Bulvarı No:221 2.Kat B Blok Kavaklıdere/Ankara
Tel: (312) 467 2179
Faks: (312) 467 4079
Daha geniş bilgi için; http://www.ttgv.org.tr


9. TÜBİTAK (TİDEB) Ar-Ge Desteği

TÜBİTAK bünyesinde faaliyet gösteren TİDEB - Teknoloji İzleme ve Değerlendirme Başkanlığı’nın Ar-Ge Yardımı hibe şeklinde bir yardım olup; desteklenmeye değer bulunan Ar-Ge projelerine ilişkin giderlere uygulanan temel destek oranı en fazla %50, ilave desteklerle beraber en fazla %60 olmaktadır. Başvuru için önkoşul firmanın yazılım geliştirme veya ARGE yapmasıdır. Yardımın kapsamına projelerin; personel, seyehat, alet/teçhizat/yazılım/yayın alımları, yurt içi ARGE kuruluşlarına yaptırılan işler danışmanlık/hizmet alımları, malzeme giderleri ile patent başvuru giderleri dahildir. Destekleme süresi, uluslararası projeler dışındaki projeler için en çok 3 (üç) yıldır. Projenin değerlendirilme süresi en çok 3 aydır.

Adres: Atatürk Bulvarı No: 221 06100 Kavaklıdere/Ankara
Tel: (312) 467 1801
Faks: (312) 427 4305
Daha geniş bilgi için; http://www.tideb.tubitak.gov.tr

TÜBİTAK'ın Kuruluşunun 41. Yıldönümü Başkan V. Prof. Dr. Nüket YETİŞ'in Açıklaması


41. yıldönümünü bugün kutlayan TÜBİTAK�ın misyonu, �Ülkemizin rekabet gücünü ve refahını artırmak ve sürekli kılmak için; toplumun her kesimi ve ilgili kurumlarla işbirliği içinde, ulusal önceliklerimiz doğrultusunda bilim ve teknoloji politikaları geliştirmek, bunları gerçekleştirecek altyapı ve araçları oluşturmaya katkı sağlamak, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek ve yürütmek, bilim ve teknoloji kültürü oluşturmakta öncü rol oynamak�tır. Bu çerçevede TÜBİTAK�ın vizyonu, �Toplumumuzun yaşam kalitesinin artmasına ve ülkemizin sürdürülebilir gelişmesine hizmet eden, bilim ve teknoloji alanlarında yenilikçi, yönlendirici, katılımcı ve paylaşımcı bir kurum olmak�tır.
TÜBİTAK�ın faaliyet alanlarını ve bu alanlarda son dönemde yürütülen / başlatılan projelerden örnekleri şöyle sıralayabiliriz:

1. Türkiye'nin bilim ve teknoloji politikalarının oluşturulmasında Hükümete yardımcı olmak: Bu amaçla iki yıl önce başlatılan Vizyon 2023 çalışmaları sürdürülüyor. 27 kamu kurumu, 29 sivil/mesleki kuruluş ve 9 üniversitenin üst düzey temsilcilerinden oluşan yönlendirme kurulu son toplantısını 16 Temmuz�da yaptı. Toplantıda Teknoloji Öngörü projesi sonuçları ve hazırlanmış strateji belgesi taslağı üzerinde görüşüldü, yönlendirme kurulu önerileri ile birlikte ,ülkemiz genelinde tartışmaya açıldı. Gelecek öneriler de göz önüne alınarak, taslağa, 8 Eylül 2004 tarihinde sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan�ın başkanlığında toplanacak Bilim ve Teknoloji Üst Kurulu�nun bilgisine sunulmak üzere son şekli verilecek.

2. Bilimsel ve teknolojik araştırma ve geliştirme faaliyetlerini yapmak, özendirmek, desteklemek: Kurumumuzda, bu belirleyici çizgiler doğrultusunda yeni projelerin hayata geçirilmesine ya da ivme kazandırılmasına yönelik bir süreç başladı. Bunlardan bir tanesi, bilim alanında yıllardır ülkemizin kanayan yarası olan beyin göçünü önlemeye yönelik girişimler çerçevesinde, �Ulusal genç Araştırmacı Kariyer geliştirme Programı� dır. Bu Program ile, kariyerlerine yeni başlayan doktoralı genç bilim insanlarının çalışmalarını proje desteği vererek teşvik etmek amaçlanıyor. 21.yüzyılın akademik önderliğini yüklenecek genç araştırmacıların çalışmaları desteklenerek, hem genç bilim insanlarının kariyerlerini araştırmacı ve eğitimci olarak en iyi şekilde sürdürmeleri, hem de bilimsel düzeyimizin geliştirilmesi ve bilimin ülke kalkınmasındaki rolünün artırılması hedefleniyor. Bu programın uygulanması sonucunda,
-Yetenekli genç bilim insanlarının ve mühendislerin Türkiye�deki akademik ortamlarda (Türk üniversitelerinde) kalmalarını sağlayarak beyin göçünün önlenmesi,
- Dış ülkelerde yaşamakta olan üstün nitelikli genç bilim insanlarının ve mühendislerin, kariyerlerini Türkiye�de sürdürebilmeleri,
-Ulusal ve uluslararası teşvik fonları kaynaklı (AB-Çerçeve Programları gibi) rekabetçi araştırma projelerinde çalışmaya hevesli olan yetenekli ve araştırmaya meraklı bilim insanlarından ve mühendislerden oluşan bir işgücü oluşturulması,
-Genç bilim insanlarını ve mühendisleri, öğretim ve araştırmayı bir arada içeren kariyerler geliştirmeye teşvik ederek, öğretim ve araştırma arasında bir köprü kurulması,
-Türkiye�nin endüstriyel ve ekonomik sorunlarını evrensel bilim ve mühendislik teknikleriyle çözebilmek üzerinde odaklanan özgün araştırma projeleri tasarlamaya ve geliştirmeye yatkın bilim insanlarından ve mühendislerden oluşan bir işgücü ağı yaratılması ve
-KARİYER proje desteği almış, yeni fikir ve buluşların geliştirilmesinde üstün başarılar göstermiş ve liderlik potansiyeli olan genç bilim insanlarına ödüller verilmesi öngörülüyor.

3. Bu faaliyetlerin sonuçlarının ekonomik ve sosyal faydaya dönüşmesini sağlayacak ortamları oluşturmak: Ülkemiz insanlarının refah düzeyini artırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek, bilim, teknoloji ve inovasyon yeteneğimizin yükseltilmesine bağlıdır. Bunu sağlamanın somut araçlarından biri olan, AR-GE Yardımı uygulaması, 1995 yılından beri TÜBİTAK-Teknoloji İzleme ve Değerlendirme Başkanlığı ile Dış Ticaret Müsteşarlığı�nca başarılı bir işbirliği içinde yürütülüyor. Yeni bir ürün üretme, veya üretimle ilgili bir teknik geliştirme amacıyla planlanan projelerle, AR-GE Yardımı�na başvuru yapılabilmekte ve desteklenmeye değer görülen projelerin AR-GE giderlerinin %60�a kadarlık kısmı hibe şeklinde karşılanabiliyor. Öte yandan, TÜBİTAK�a bağlı enstitüler çalışmalarını hız kesmeden sürdürüyor.. Ayrıca Gebze yerleşkesinde Teknoloji serbest bölgesi ve Teknoloji geliştirme bölgesi, kuruluş için hukuki ve kurumsal gerekliliklerin tamamlanmasıyla hizmet vermeye başladı.

4. Bu faaliyetler için gerekli insan kaynaklarının gelişmesini desteklemek: Üniversite öğrencileri için burs programları hazırlanmaya, yurt içi/yurtdışı araştırma projelerine destek sağlanmaya devam ediliyor. Lisansüstü öğrencilerine de yurt içi/yurtdışı burs olanakları sağlanıyor. Doktora sonrası araştırmacıları desteklemeye yönelik programlar da devam ediyor. Ulusal ve uluslar arası araştırmacı değişim programlarının güçlendirilmesini hedefliyoruz.

5.Türkiye�nin taraf olacağı bilimsel ve teknolojik yardım ve işbirliği anlaşmalarının hazırlanması ve müzakeresinde Hükümete yardımcı olmak ve bu anlaşmaların izlenme ve uygulanmasında görev almak: 2000 yılında hükümet tarafından ilişkileri başlatma görevi TÜBİTAK�a verilmiş olan Avrupa Uzay Ajansı ile, 15 Temmuz�da işbirliği anlaşması imzalandı. Anlaşma ile, özellikle uzay programları çerçevesinde, araştırma geliştirme program ve projelerinde Avrupa ile ortak çalışmalara girebilmenin yolu açıldı. Anlaşmanın imzalanması ile, karşılıklı bilgi alışverişi, toplantılar, bilim insanlarının değişim programlarından yararlanması, ortak projeler, ülke kuruluşlarının eğitim programları ile desteklenmesi gibi faaliyet alanlarında çalışmalar yapılabilecek. Bu anlaşmanın imzalanması ile, Türkiye�deki diğer araştırma kuruluşları, üniversiteler, kamu kuruluşları, özel ve sanayi kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile uzay çalışmalarında ikili işbirlikleri yapmak mümkün olabilecek. Öte yandan, 2002 yılında dahil olduğumuz Avrupa Birliği 6. çerçeve programı kapsamında, Türk araştırmacı ve girişimcilerin proje hazırlamalarının yolunu açan tanıtım ve teşvik çalışmaları sürdürülüyor.

6. Bilimsel ve teknolojik bilgilere erişilmesini kolaylaştırmak: Türkiye'nin araştırmacı veritabanını oluşturmak ve sürekli olarak güncellemek amacıyla, TÜBİTAK tarafından tasarlanan ve geliştirilen web tabanlı bir uygulama olan Araştırıcı Bilgi Sistemi ARBİS�in etkinleştirilmesiyle kısa sürede veri sayısı 7 bini geçti. ARBİS ile, Türkiye'de görev yapan tüm araştırmacılar ve yurtdışında çalışan Türk araştırmacılar, veritabanına tek bir noktadan kayıt olarak bilgilerini girebilmekte ve güncelleyebilmekteler. ARBİS'e kayıt yaptıran ve bilgilerini girerek onay alan araştırmacılar, AB Altıncı Çerçeve Programı gibi çeşitli iletişim platformlarından da yararlanabilmekte, TÜBİTAK projelerine başvurma ve hakem-izleyici hizmeti verme gibi etkinlikler için bir ön koşulu yerine getirmiş olmaktalar.

7. Bilgi ve teknoloji kullanımını topluma sevdirmek ve benimsetmek. Bilim ve teknoloji kültürünün geliştirilmesine katkı sağlamak: Bilim Adamı Yetiştirme Grubu�nun çalışmaları kapsamında, �geleceğimiz� olan gençlerin �Bilim�e ilgisini teşvik amacıyla her yıl ilköğretim ve lise öğrencilerine yönelik; Bilim ve Matematik Olimpiyatları ile Araştırma Projeleri Yarışması düzenlenmeye devam ediliyor. Genç araştırmacı programlarına yenilerinin eklenmesini, 2005 yılında bu çalışmaların, ülke genelinde yaygınlaştırılmak üzere hızlandırılmasını öngörüyoruz. Kurumumuzun süreli yayınlarından Bilim ve Teknik dergisinin içeriğini ülkemizdeki bilim ve teknoloji alanındaki gelişmeler ve başarıları daha fazla konu ederek zenginleştirmek, popüler kitaplarımızın daha yaygın olarak okuyucuyla buluşmasını sağlamak da hedeflerimiz arasında yer alıyor. Öte yandan, yeni uygulamaya konulan bir proje kapsamında, �Doğanın Dilini Öğrenme kampanyası� başlatıldı. 11 Temmuz�da ilk uygulaması rehber eğitimciler eşliğinde, Ankara�nın sönmüş volkanı Hüseyingazi tepesi ile Gavurkalesi yöresi, izcilik öğretmenleri başta olmak üzere eğitimcilere gezdirilip, ekolojik önemleriyle tanıtıldı.

Bilimsel ve Teknolojik çalışmalar ve onlara ayrılan kaynaklar, ülkemizin geleceğidir, geleceğe yatırımıdır. Ülkemizde var olan bilgi ve teknoloji birikimini sosyal ve ekonomik yarara dönüştürme yetkinliğimiz ve hızımız, bizi çağdaş medeniyetler düzeyine taşıyacaktır. Bu, topyekün bir seferberliktir. Bilimin ışığı, aklın rehberliği ile gerçekleştireceğimiz bu yolculukta 41 yıldır olduğu gibi biz TÜBİTAK�lılar, üzerimize düşen görevleri en iyi biçimde yapmaya devam edeceğiz. Bilgi�ye ve Bilen�e yatırımın hızlandığı nice yarınlara...

Son güncelleme tarihi : 03.12.2004

TÜBİTAK BİLİM ve TEKNOLOJİ KAVRAM ve TERİMLERİ (Sürüm 2.0)




-A-


Araştırmacı:
Araştırmacılar, yeni bilgi, ürün, süreç, metod ve sistem üretilmesi için çalışan ve proje yöneten profesyonellerdir.

Araştırma ve Deneysel Geliştirme (Ar-Ge):
İnsan, kültür ve toplumdaki bilgi stoğunu artırmak ve bu bilgi stoğunu yeni uygulamalarda kullanmak için yapılan sistematik temelli yaratıcı çalışmalardır.

Araştırma Projesi:
Amacı, kapsamı, süresi, bütçesi, özel şartları, TÜBİTAK ve diğer kurum, kuruluş, gerçek ve tüzel kişilerce sağlanacak ayni ve/veya nakdi destek miktarları, sonuçta doğacak ihtira haklarının ilgililer arasındaki paylaşım esasları bir veya birden fazla sözleşme ile belirlenmiş, yeni bilgiler üretilmesi, bilimsel yorumların yapılması veya teknolojik problemlerin çözümlenmesi için bilimsel esaslara uygun olarak yapılan çalışmaları ve ülkemizin uluslararası pazarlardaki rekabet gücünün artırılması amacı ile ileri teknoloji uygulamasına yönelik çok taraflı işbirliğiyle yürütülen projeleri tanımlayabilmek amacı ile öncelikli alanlar çerçevesinde desteklenmeye değer nitelikteki konu ve bunların ne ölçüde ve ne şekilde desteklenebileceğine yönelik çalışmalardır.

Ar-Ge Personeli:
ARGE�de doğrudan çalıştırılan tüm kişiler ve bunlara doğrudan servis veren ARGE yöneticileri, idari personel ve büro çalışanları.

Ar-Ge Proje Pazarları Platformu Destekleme Programı:
Programın amacı, üniversite, araştırma kurumları ve sanayi kuruluşları arasında etkileşimli teknolojik işbirliği ortamı yaratılması bağlamında ulusal ve uluslararası proje pazarı faaliyetlerinin desteklenmesidir. Bu kapsamdaki Ar-Ge Proje Pazarları, işbirliği arayışları için üniversite, sanayi ve araştırma kuruluşlarından katılımcıları bir araya getiren, aktif katılım ve etkileşimli organizasyonları tanımlar.

Ar-Ge Yardımı Uygulama Esasları:
Para Kredi ve Koordinasyon Kurulu�nun 1 Haziran 1995 tarihinde yürürlüğe koyduğu ve 4 Kasım 1998 tarihinde ve 10 Şubat 2001 tarihinde iyileştirdiği ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME (Ar-Ge) YARDIMINA İLİŞKİN TEBLİĞ�in Uygulama Esasları, Başvuru, Değerlendirme, Yardım İstek ve İzleme-Değerlendirme Formlarından oluşur.


-B-


Başvuru Değerlendirme Kılavuzu:
Yapılan başvuruların değerlendirme yöntemi, kriterleri ve değerlendirme ile ilgili diğer bilgilerin sunulduğu kılavuzdur.


Başvuru Kılavuzu:
Müşterinin seçtiği araca etkin şekilde başvuru yapabilmesi için hazırlanmış kılavuzdur.

Bölge Koordinatörü:
Bölgesel olarak düzenlenen Ortaöğretim Öğrencileri Arası Araştırma Projeleri Yarışmalarının ve diğer benzer bilimsel aktivitelerin yürütülmesinde TÜBİTAK tarafından görevlendirilen öğretim üyesi.

Burs:
Lisans ve/veya lisansüstü öğrenim gören ve özel kural ve ilkelere uyularak belirlenmiş öğrenciler ile araştırmacıların yurtiçinde ve/veya yurtdışında yaşam giderlerini karşılamak amacıyla Bilim Kurulunca belirlenen miktarda ve süreyle bursiyerlere yapılan aylık ödeme.

Bursiyer:
Yurt içinde ve/veya yurt dışında üniversite lisans veya lisansüstü öğrenim amacıyla Kurum�dan burs alan lisans veya lisansüstü öğrencisi ile doktora sonrası araştırma bursu alan araştırmacı.


-Ç-

Çağrı Çizelgesi :
Her bir aracın başvuru tarihleri, bütçeleri, kodları, çağrı yayın tarihi, son başvuru tarihi gibi bilgilerinin yer aldığı çizelgedir. Araçların farklı gruplamaları ile oluşturulabilir.

Çalıştay:
Bilimsel işbirliğini artırmaya yönelik olarak, uzmanlar arasında üst düzeyde yoğun tartışma ve bilgi alışverişinin yapıldığı kısa süreli toplantı.


-D-


Davet/Ret Ağırlıklı Değerlendirme Yöntemi;
Bu karar yöntemi, TÜBİTAK�ın ön proje destek önerisiyle ilgili kararı kesin olduğunda kullanılır ve önerilen ön proje yürütücüsünün kapsamlı proje sunma hakkını belirler.

Değerlendirme Komisyonu:
Yurt dışı bilimsel etkinliklere katılmak için yapılan başvuruları değerlendirmek ve desteklenecek başvuruları belirlemek amacıyla Grup Yürütme Komitesi Sekreteri�nin başkanlığında Kurum Başkanı tarafından oluşturulan komisyon.

Deneysel Geliştirme:
Araştırmalardan ve/veya pratik deneyimlerden kazanılmış mevcut bilgiden yararlanarak, yeni süreç, sistem ve servislerde kullanılmak üzere yeni materyal, ürün veya alet üretmek veya halen kullanılanı önemli bir biçimde geliştirmek amacıyla yapılan sistematik çalışmalardır.

Destek (Bilim İnsanı):
1) Lisans ve lisansüstü öğrencileri ile lisansüstü öğrenimlerini tamamlamış bilim insanı ve araştırmacıların yurt içinde ve/veya yurt dışında düzenlenen bilimsel etkinliklere katılımlarını sağlamak amacıyla Kurum�ca verilen maddi destek.
2) Yurt içinde ve/veya yurt dışında bilimsel etkinlikler düzenlenip yürütülmesi amacıyla kişilere, gruplara veya meslek kuruluşlarına Kurum�ca verilen maddi destek.
3) Üniversite ve araştırma kurumlarında araştırma altyapısını oluşturmak ve geliştirmek için araç-gereç ve malzeme alımlarında / kiralamalarında kullanılmak amacıyla Kurum�ca verilen maddi destek.

Diğer Destek Elemanları:
Diğer destek elemanları, ARGE projelerinde yer alan veya doğrudan bu tür projelerle ilişkilendirilen, kalifiye veya kalifiye olmayan, büro çalışanı, sekreter ve işçilerden oluşur.

Destek Programları Tanıtımı:
Destek Programları Tanıtımı, TÜBİTAK�ın genel amaçlı ve geniş kapsamlı programlarını ve etkinliklerini duyuran basılı ve/veya elektronik döküman ve duyurular için kullanılır. Destek programları tanıtımları, TÜBİTAK Proje Öneri Kılavuzunda belirtilen genel koşulları ve proje önerisi hazırlama kurallarını ve Bilim Kurulunun belirlediği değerlendirme kriterlerini kullanır.

Destek Programları Duyurusu:
Destek programları duyurusu TÜBİTAK�ın destek programlarının bilgilerini içeren resmi basılı veya elektronik dökümanlardır. Destek programları duyuruları TÜBİTAK�ın araştırma ve eğitim destek programlarının duyurulması ve proje önerilerini özendirme amacını taşır ve TÜBİTAK Proje Öneri Kılavuzunda belirtilen genel koşulları ile proje önerisi hazırlama kurallarını ve Bilim Kurulunun belirlediği değerlendirme kriterlerini kullanır.


-E-

Ek Destek:
Yurt İçi Doktora bursiyerlerine akademik yarıyıl sonunda verilen destek. Üniversitelerimizde Yabancı Öğretim Üyesi statüsü ile çalışan yabancı uyruklu bilim insanlarılarına verilen maddi ek destek.

-G-

Geliştirme Projesi:
Araştırma sonuçlarının, faydalı araç, gereç,malzeme, hizmet/ürün, yöntem, sistem ve üretim tekniklerine dönüştürülmesine ve/veya mevcutların daha da iyileştirilmesine yönelik çalışmalar ile teknoloji aktarımı ve/veya uyarlamasını içeren çalışmalar

Güdümlü Proje Destek Programı Duyurusu:
Güdümlü proje destek programı duyurusu, güdümlü proje önerilerini teşvik etmek amacıyla yayımlanan basılı veya elektronik dökümanlardır.

Güdümlü Proje:
TÜBİTAK'ın görev alanına giren konularda, ülkenin sürdürülebilir kalkınması ve uluslararası rekabet gücünün arttırılması için gereksinim duyulan alanlarda, konusu ve şartları TÜBİTAK tarafından belirlenerek bir başka kuruluş ya da konsorsiyuma yaptırılan projeler.

-H-

Hedef Tarihli Destek Önerisi Sunumu:
Bu tür sunumlar öngörülen tarihten sonra yapılabilir, ancak özel panel veya diğer değerlendirme toplantılarına dahil edilmeyebilirler.


-J-


Jüri:
BAYG tarafından yürütülen burs, destek ve yarışma programlarında başvuruları değerlendiren, sınav ve seçme işlemlerini yapan ve sonuçları yazılı bir raporla BAYG�a ileten bilim insanları grubu.

-K-

Kış ve Yaz Okulları:
Uluslararası Bilim Olimpiyatlarında ülkemizi temsil edecek takımlarda yer alacak öğrencileri belirlemek ve yetiştirmek amacıyla yarıyıl tatili ile yaz tatilinde ve gerekli görülen öteki zamanlarda Kurum tarafından düzenlenen özel ders ve uygulama çalışmaları.

Kollokyum:
Belirli bir konuyu aydınlatmak amacıyla, bilim insanı ve araştırmacıların biraraya gelerek, konunun bir bilim insanı veya ekip tarafından sunulması ve tartışması şeklinde yapılan toplantı.


Kongre:
Belirli bir bilim dalında ya da bilim dallarında yapılan araştırmaların, araştırmayı yapan kişilerce öteki bilim insanlarına sunulması amacıyla yapılan tartışmalı toplantı.

Kurs:
Belirli bir konuyu, bu konuda yetişeceklere öğretmek amacıyla yapılan faaliyet.

Kuruluşlararası Projeler:
Kuruluşlar arası proje önerisi iki veya daha fazla kuruluştan araştırmacıların ortak araştırma fikir ve planlarını içeren proje önerisidir.

-O-

Olimpiyat Komitesi:
BAYG tarafından yürütülen İlköğretim Matematik Olimpiyatı ve Ulusal Bilim Olimpiyatları ile Uluslararası Bilim Olimpiyatlarına katılımla ilgili olarak öğrencileri seçme, yetiştirme ve yarışmalara fiilen nezaret etme faaliyetlerini BAYG ile koordinasyon içinde yürütmek amacıyla bilim insanlarından ve/veya öğretmenlerden oluşturulan 2-5�er kişilik komiteler.

-Ö-

Ödül:
TÜBİTAK tarafından düzenlenen yarışma programları ile Uluslararası Bilim Olimpiyatlarında ve Proje Yarışmalarında derece alanlara ve Proje Danışmanları�na Kurum�ca verilen para, kitap vb.

Ön Proje Destek Önerisi:
Ön proje destek önerisinin amacı, projenin desteklenme şansının düşük olması durumunda, proje önerisini yapan araştırmacının zamanının harcanmasını önlemek, önerilen projelerin kalitelerini belli bir düzeyde tutabilmektir.

Öncelikli Alan:
Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu tarafından belirlenen stratejik öneme sahip öncelikli alanlar çerçevesinde, proje önerilerinin desteklenmesi sırasında öncelik verilmek üzere Kurumca belirlenen alanlar.

Özgün Değer Kriteri (Proje Değerlendirmesinde):
Sunulan proje önerisinin, kendi alanındaki ya da farklı alanlardaki ilgili konulara ilişkin mevcut bilgi birikimini daha ileri bir noktaya taşıyabilmedeki önemi.

-P-

Program :
TÜBİTAK Kuruluş Kanunu�nun 2/j maddesinde belirtilen görevleri yerine getirmek amacıyla usulüne uygun olarak düzenlenip yürütülen eğitim, araştırma, geliştirme ve öteki bilimsel etkinlikleri teşvik etmeye ve desteklemeye yönelik etkinlikler ile bilimsel bilgi, beceri ve ürünlerin sergilenmesi ve teşvik edilmesi amacıyla düzenlenip yürütülen etkinlikler.


Program Alanı:
TÜBİTAK Kuruluş Kanunu�nun 2/j maddesinde belirtilen görevleri yerine getirmek amacıyla Kurum�ca düzenlenip yürütülen eğitim, araştırma, geliştirme ve bilimsel etkinlikler içeren birden çok programdan oluşan programlar grubu.

Proje Önerisi Ön Talebi:
Proje önerisi ön talebi, araştırmacı ve yardımcı araştırmacıların isimlerini, proje önerisinin başlığını, proje önerisine katılacak kuruluşların listesini ve projenin değerlendirmesinde yetkin hakemlerin ve panellerin saptanmasını sağlayacak bilgileri içeren başvurudur. Proje önerisi ön talebi, TÜBİTAK içinde kullanılmak amacıyla ve kesin destek kararının verilmesinde etkin olmayan özet proje öneri talepleridir.

Proje Performans Ölçüleri:
TÜBİTAK tarafından finanse edilen araştırma ve geliştirme projelerinin performansını ölçmekte kullanılan ölçüler dizisi.

Proje Sonuç Performans Ölçüleri:
TÜBİTAK tarafından finanse edilen araştırma ve geliştirme projelerinin performansını ölçmekte kullanılan ölçüler dizisinin proje sonucunda oluşan performansı ölçen alt kümesi.

Proje Süreç Performans Ölçüleri:
TÜBİTAK tarafından finanse edilen araştırma ve geliştirme projelerinin performansını ölçmekte kullanılan ölçüler dizisinin projenin gerçekleştirilmesi sırasında oluşan performansı ölçen alt kümesi.

Proje Yürütücüsü
Proje hazırlama, yürütme beceri ve deneyimine sahip, projenin bilimsel, teknik, idari, mali ve hukuki her türlü sorumluluğunu taşıyan, TÜBİTAK ile proje sözleşmesini imzalayan, proje sonuçlarını bilimsel yöntemlerle değerlendirip yayımlayabilecek ve/veya uygulamaya dönüştürebilecek düzeydeki araştırmacı.


Prototip:
Prototip, yeni bir ürünün tüm özelliklerini ve işlevlerini taşıyan, o ürünün özgün bir örneğidir.

-R-


Rehber ve Gözetmen:
Olimpiyat ve Yarışma programlarında hizmetlerinden yararlanılan günlük/saat ücretli yardımcı personel.

-S-

�Sayın Meslektaş� Mektubu:
�Sayın Meslektaş� Mektupları, TÜBİTAK destek programları ile ilgilenen kurum, kuruluş ve kişilere, TÜBİTAK destek programlarıyla ilgili değişiklikleri, yeni düzenlemeleri ve yeni araştırma projelerini ya da desteklenen projelere ek olarak alınabilecek destekleri iletmek amacıyla hazırlanan duyurulardır.

Seminer :
Belirli bir bilim dalındaki gelişmeleri belli bir bilgi düzeyine sahip kimselere tanıtmak amacıyla düzenlenen ve konunun değişik bölümleri, bu bilim dalında otoritesi ve yeteneği kabul edilen kişiler tarafından açıklanan toplantı.

Sempozyum:
Belirli bir konuyu aydınlatmak amacıyla, bilim insanı ve araştırmacıların biraraya geldikleri ve konuşmacıların konunun belirli bölümlerini sundukları tartışmalı toplantı.

Songün Tarihli Destek Önerisi Sunumu:
Bu tür destek önerisi sunumları, önceden belirlenen tarihten sonra kabul edilmez. Bu konuda uygulanacak istisnalar, TÜBİTAK Destek Programları Öneri Kılavuzu II. Bölüm-A kısmında belirlenen kurallara dayalı olarak yapılabilir.

-T-

Teknisyen veya Eşdeğer Eleman :
Teknisyen veya eşdeğer çalışanlar, mühendislik, fiziksel bilimler ve yaşam bilimleri veya sosyal bilimler ve insani bilimlerin birinde deneyim ve teknik bilgi gerektiren işlerde çalışan kişilerdir. Genelde bir araştırmacının yönlendirmesiyle, fikirlerin ve operasyonel yöntemlerin uygulanmasını kapsayan bilimsel ve teknik işleri yaparak ARGE çalışmalarının içinde olurlar. Eşdeğer elemanlar, sosyal veya insani bilimlerde araştırmacının yönlendirmesiyle teknisyenin yaptığı işlere karşılık gelen ARGE çalışmalarını yapan kişilerdir.

Teknoloji Ödülü:
TÜBİTAK TTGV VE TÜSİAD tarafından ortaklaşa verilen ülkemizdeki yenilikçi ürün yeni bir teknik veya teknoloji geliştirilmesini hedef alan üretim süreci geliştirme çabalarını teşvik etmek için konulmuş bir ödüldür.

Teknoloji Projeleri:
Ar-Ge Yardımı Tebliğ�ine göre Desteklenecek Kuruluşlar ve/ veya bunların özel ve tüzel kişilik birliktelikleri tarafından amacı, kapsamı, süresi, bütçesi, özel şartları, diğer kurum, kuruluş, gerçek ve tüzel kişilerce sağlanacak ayni ve/veya nakdi destek miktarları, sonuçta doğacak ihtira haklarının ilgililer arasındaki paylaşım esasları belirlenmiş insan, kültür ve toplumdaki bilgi stoğunu artırıcı ve bu bilgi stoğunu yeni uygulamalara yönlendirici yaratıcı yenilikler için bilimsel esaslara uygun araç, gereç, malzeme, ürün, yöntem, sistem ve üretim teknikleri geliştirme ve uygulama faaliyetlerini ifade eder. Araştırma-Geliştirme projelerinin ek katma değer yaratacak rekabetçi yenilikler içermesi esastır. Projeler önceden planlanmış aşağıdaki Ar-Ge faaliyet aşamalarından bir veya birçoğunu içerebilir;
a) Kavram geliştirme
b) Teknolojik/teknik ve ekonomik yapılabilirlik etüdü
c) Geliştirilen kavramdan tasarıma geçiş sürecinde yer alan laboratuvar çalışmaları v.b. çalışmalar
d) Tasarım ve çizim çalışmaları
e) Prototip üretimi
f) Pilot tesisin kurulması
g) Deneme üretimi
h) Patent ve lisans çalışmaları
ı) Satış sonrasında ürün tasarımından kaynaklanan sorunların çözümü faaliyetleri.


Teknolojik Açıdan Yeni veya İyileştirilmiş Ürün:
Teknolojik özellikleri veya kullanım amaçları daha önce üretilen ürünlerden (mal ya da hizmet) büyük farklılık gösteren bir ürün teknolojik açıdan yeni üründür. Bu tip yenilikler kökten yeni teknolojilere dayalı olabileceği gibi mevcut teknolojileri birleştirerek yeni kullanım biçimleri oluşturmayı da kapsar.
Performansı büyük ölçüde arttırılan bir ürünse teknolojik açıdan iyileştirilmiş üründür. Yalın bir ürün yüksek performans özellikleri olan malzeme veya parçalar kullanılarak daha performanslı veya daha az maliyetli hale getirilebilir. Tümleştirilmiş teknik alt sistemlerden oluşan karmaşık bir sistemse bu alt sistemlerden birine yapılan kısmi değişikliklerle iyileştirilebilir

Teknolojik Süreç Yeniliği Yapma:
Teknolojik açıdan yeni veya büyük ölçüde iyileştirilmiş üretim veya hizmet sağlama yöntemlerinin uygulamaya geçirilmesi teknolojik süreç yeniliği yapmaktır. Bu yöntemler, yeni bilgilerden türetilir ve üretim araç gereçlerinde ya da üretimin organizasyonunda yapılan değişiklikleri kapsar. Bu yöntemler geleneksel üretim yöntemleri ile üretilmesi veya sunulması mümkün olmayan teknolojik açıdan yeni veya iyileştirilmiş ürünleri (mal ya da hizmet) üretmeyi ya da sunmayı sağlayabilir ya da mevcut ürünlerin üretim veya hizmet sunma verimliliğini artırır.

Teknolojik (Ürün veya Sürece Özgü) Yenilik Yapan Firma:
Teknolojik Yenilik ilk kez ortaya çıkıyorsa bu dünya çapında yeniliktir. Bir firma kendi açısından yeni veya iyileştirilmiş, ama başka firma ya da endüstrilerce uygulanan bir ürünü veya süreci geliştirir veya uygularsa bu durumda Teknolojik Yenilik yalnızca firma içinde yeniliktir. Teknolojik Yenilik yapan bir firma şu temel becerilerle donatılmıştır; stratejik beceriler ve organizasyon becerileri. Stratejik beceriler ileriye dönük teknolojik bakış, pazar eğilimlerini görebilme, teknolojik ve ekonomik bilgiyi toplama, işleme ve özümseme gibi kabiliyetleri kapsar. Organizasyon becerileri ise risk alma, araştırma kuruluşları, teknik danışmanlık kuruluşları, tedarikçiler ve müşterilerle işbirliği, değişim sürecine firmanın bir bütün olarak katılımı, insan kayanklarına yatırım gibi kabiliyetleri kapsar.

Teknolojik Yenilik Süreci:
Teknolojik Yenilik yapma süreci genellikle düz bir çizgi izlemeyen, karmaşık ve değişken yeni bilgi edinme ve üretme etkinliklerinden oluşur. Duruma özgü farklılıklar olmakla birlikte genellikle Ar-Ge aşamalarını, teknolojik bilgi edinimini (patent, lisans, patentlenmemiş buluş, model, tasarım ve bilimsel-teknik danışmanlık ve hizmetler), yenilik yapma sürecinin girdisi olan performansı iyileştirilmiş makina/teçhizat/cihaz /yazılım (embodied knowledge) edinimini içerir.

Temel Araştırma:
Bir olgunun ya da gözlenebilir bir gerçeğin temelindeki esaslar hakkında yeni bilgi elde etmek için yapılan, görünüşte belirli bir uygulaması ya da kullanımı bulunmayan teorik ya da deneysel çalışmalardır.

Teşvik Ağırlıklı Değerlendirme:
Bu karar yöntemi, TÜBİTAK�ın ön proje destek önerisiyle ilgili kararı teşvik özelliği taşıdığında kullanılır, Hem teşvik edilen hem de teşvik edilmeyen ön proje destek öneren araştırmacılar, kapsamlı proje önerisi sunma hakkına sahiptirler. Teşvik ağırlıklı değerlendirme yöntemi kısa ve daha çok araştırma etkinliği üzerinde yoğunlaşan ön proje destek önerilerinin değerlendirilmesinde kullanılır. Bu yöntemin kullanılmasının amacı önerilecek kapsamlı projenin içeriğini kuvvetlendirmektir. Alınan kapsamlı öneriyi teşvik etme ya da etmeme kararı proje önericisine ve calıştığı kuruma yazılı veya elektronik yöntemlerle ulaştırılır.

Toplantı Yürütücüsü:
Toplantının duyurulmasından, tüm hazırlıklarının yapılmasından, düzenlenmesinden ve sonuçlandırılmasından, toplantıya özellikle konuşmacı olarak katılacakların ülke bazında dengeli dağılımının sağlanmasından, katılımcılara TÜBİTAK tarafından sağlık ve/veya kaza sigortası yapılmadığının bildirilmesinden, toplantının bitim tarihini izleyen 30 gün içerisinde TÜBİTAK'a ayrıntılı bir rapor verilmesinden sorumlu olan, toplantının konusunda bilimsel yetkinliği kanıtlanmış bir bilim insanı.

TÜBİTAK Başvuru Rehberi:
�Başvuru Kılavuzlarının� değişik biçimlerde gruplanması ile oluşturulan rehberlerdir. Örneğin müşteri tipine göre, birimlere göre, destek amaçlarına göre vb. gruplanmış �başvuru kılavuz� kümeleridir.

-U-


Ulusal Genç Araştırmacı Kariyer (KARİYER) Projeleri:
KARİYER programının amacı, kariyerlerine yeni başlayan doktoralı genç bilim insanlarının çalışmalarını proje desteği vererek teşvik etmektir. 21.yüzyılın akademik önderliğini yüklenecek genç araştırmacıların çalışmaları desteklenerek, hem genç bilim insanlarının kariyerlerini araştırmacı ve eğitimci olarak en iyi şekilde sürdürmeleri, hem de bilimsel düzeyimizin geliştirilmesi ve bilimin ülke kalkınmasındaki rolünün artırılması amaçlanmaktadır.

Uluslararası Katılımlı Toplantı:
Ulusal nitelikte olup, konuşmacılardan birkaçının yurtdışından olduğu, uluslararası toplantı tanımı dışında kalan toplantı.

Uluslararası Toplantı:
Organizasyon komitesinde görev alanların ve konuşmacı olarak katılacakların ülke bazında dengeli bir dağılımının olduğu ve özel durumlar dışında, genel olarak her seferinde farklı bir ülkede düzenlenen toplantı.

Uluslararası Projeler:
İkili veya çok taraflı uluslararası anlaşmalar veya uluslararası kuruluşlarla işbirliği veya ilişki çerçevesinde yürütülen çalışmalar.

Uygulamalı Araştırma:
Uygulamalı araştırma, öncelikle pratik bir amaca veya hedefe yönlenmiş, yeni bilgi elde etmek için yapılan özgün çalışmalardır.

-Ü-

ÜSAMP- Üniversite-Sanayi Ortak Araştırma Merkezleri Programı :
Üniversite-Sanayi Ortak Araştırma Merkezleri Programının amacı, üniversitelerde yürütülen araştırmaları endüstriyel ve teknolojik gelişmeler yönünde ve sanayicinin gereksinim duyduğu konularda kurgulayarak, bu konularda bilgi birikimi sağlamak ve endüstriyel araştırma konularında deneyimli mezunlar yetiştirmek, merkezde ağırlıklı olarak yüksek lisans ve doktora öğrencisinin çalışmalarını sağlayarak üniversitenin araştırma potansiyelini artırmak ve belli bir sürede, sürekli gelişme gösteren gelir-gider dengesini kurmuş merkezleri oluşturarak Üniversite-Sanayi işbirliğinde süreklilik sağlamaktır. ÜSAMP kapsamında işbirliği merkezi kurulması için hazırlık çalışmaları; İlk Başvuru, Planlama Dönemi Çalışmaları ve Kuruluş İçin Başvuru olmak üzere üç aşamalı başvuru süreci içerir.


-Y-

Yardımcı Araştırmacı:
Bir projenin bilimsel ve teknik sorumluluğuna katılarak görev alan, kesin raporda ve/veya diğer yayımlarda yazarlar arasında adı geçecek olan yürütücü dışındaki araştırmacılar.

Yardımcı Personel:
Proje yürütücüsünün veya araştırmacılarının gözetimi altında projenin yürütülmesinde tam veya kısmi zamanlı, sürekli veya geçici olarak görev alan teknik eleman, lisansüstü öğrenciler, teknisyen, laborant, sekreter, işçi ve benzeri personel

Yarışma:
Farklı eğitim ve gelişim düzeylerindeki öğrenciler ile bilim insanı/araştırmacılar arasında bilgi, beceri ve projeler ile bilimsel-teknolojik etkinlikler ve ürünler bazında düzenlenen yarışma.

Yaygın Etki Kriteri (Proje Değerlendirmede):
Önerilen etkinlik bir yandan eğitim, öğretim ve öğrenimin gelişmesine yardımcı olurken, bir yandan da buluş ve bilimsel anlayışın gelişimini ne ölçüde sağlayabilecek niteliktedir? Önerilen etkinlik, tüm üniversitelerden ve araştırma enstitülerinden bilim insanlarının ve araştırmacıların katılımını ne ölçüde yaygınlaştırmaktadır? Tesisler, araçlar, bilgi ağları ve ortaklıkların da içinde bulunduğu eğitim ve araştırma altyapısını geliştirmeye ne ölçüde katkıda bulunabilecektir? Projenin sonuçları, bilimsel ve teknik anlayışı zenginleştirmek üzere geniş ölçekte yayılabilecek midir? Önerilen projenin topluma, kısa ve uzun vadelerde, ne gibi bir yararı ve katkısı olacaktır?


Yeniliğin Yayınımı:
Teknolojik Yenilik�in pazar veya pazar dışı kanallar vasıtasıyla uygulandığı yerden başka ülke, bölge, endüstri, firma ve diğer kurumlara yayılarak, ortaya çıkan yeni bilginin paylaşılması ve yeniden üretilmesine yeniliğin yayınımı denilmektedir. Yayınım olmazsa Teknolojik Yenilik ekonomik etki yaratamaz.


Yürütme Kılavuzu:
Müşterinin aracı etkin şekilde yürütebilmesi için hazırlanmış kılavuzdur. Her bir araç için ayrı ayrı hazırlanacaktır. Yürütme Kılavuzu, TÜBİTAK�ın ve müşterinin uygulama sırasındaki hak, yetki ve sorumlulukları, bütçe ile ilgili düzenlemeler, proje yürütme esasları, proje izleme esasları, proje giderleri değerlendirme esasları, burs devam şartları, patent ve fikri mülkiyet hakları gibi bilgileri içerir.

-Z-

Zaman Aralıklı Öneri Sunumu:
Bu tür sunumlar TÜBİTAK tarafından belirlenen zaman aralıklarında yapılabilir. Zaman aralığının bitim tarihi, songün tarihine dönüşür ve önerilere bu tarih itibariyle Songün Tarihli Öneri Sunumu kuralı uygulanır.

Son güncelleme tarihi : 16.03.2005














Google, Hangi Bilgileri Gizler, Hangilerini Verir?

Hüseyin GÖKCAN'ın yazısı

İnternetin en büyük arama motoru 'google'ın verdiği bilgiler ne kadar doğru? Bazı kişi veya kurumlarla ilgili gerçek bilgileri gizleyip uydurma haberleri araştırıcıya sunabilir mi?

İnternetin en büyük arama motoru 'google'ın verdiği bilgiler ne kadar doğru? Google istediği bilgiyi istediği sırada verebilir mi? Bazı kişi veya kurumlarla ilgili gerçek bilgileri gizleyip uydurma haberleri araştırıcıya sunabilir mi? Böyle bir olay Çin'de kısmen de olsa yaşandı.

Bilgiye ulaşmak hiç bu kadar hızlı olmamıştı. Artık kütüphane, gazete arşivi ya da ansiklopedi karıştırmadan arama motorları sayesinde istenilen bilgiye 1 saniyede ulaşılabiliniyor. Arama motorlarından en çok kullanılanı Google.

Aramaların yüzde 80’i Google üzerinden yapılıyor. Peki ‘google’ın verdiği bilgiler ne kadar doğru? Google’da arama yapıldığında en üstte gelen sonuçlar gerçekten en çok istenilenler mi? Google istediği bilgiyi istediği sırada verebilir mi? Ya da bazı kişiler veya kurumlarla ilgili gerçek bilgileri gizleyip uydurma haberleri araştırıcıya sunabilir mi?

Böyle bir tehlike Çin’deki Google örneğinde kısmen de olsa gerçekleşti. Çin’de Google’da arama yapan biri 1989 yılında Tiananmen Meydanı’nda Tayvan, Tibet gibi bölgelerin bağımsızlığını savunan protestoyu veya Çin’in doğusundaki Sincan bölgesindeki insan hakları ihlallerini göremiyor.

Çünkü Google, Çin’de iş yapabilmek için Çin devletinin arama sonuçlarını filtre etme şartını kabul etti. Bu da gösteriyor ki hızla internet dünyasının hâkimi pozisyonuna yükselen Google, isterse kişi veya kurumların kötü yönlerini arama sonucu olarak gösterip iyi yönlerini filtre edebilir. Ya da Çin örneğinde olduğu gibi insan haklarını ihlal eden bir ülkenin kötü karnesini iyi gösterebilir.

Google başka bir özelliği ile de korkutucu bir güç oluyor. Arama yapanların neyi aradıklarını takip ediyor. Arkadaşlık sitesi Orkut, video paylaşım sitesi YouTube, e-posta servisi Gmail, fiyat karşılaştırması yapan sitesi froogle gibi birçok servisi ile insanların kişisel bilgilerini kaydediyor.

Bu sayede yakın bir zaman sonra interneti kullanan herkesin hakkındaki bilgileri Google elinde bulunduracak. Bu bilgileri Google yasalar çerçevesinde kullanma taahhüdünde bulunuyor. Geçtiğimiz yıllarda Amerikan Savunma Bakanlığı Google’dan yapılan aramalar hakkında bilgi istemiş ve Google bunu reddetmişti. Savunma Bakanlığı, Google’ı mahkemeye verdi. Ancak kazanan Google oldu. Burada Yahoo ve Microsoft’un bilgileri verdiğini belirtelim.

Şu ana kadar Google elindeki bilgileri gizli tutmada dünyanın güvenini kazanmış görünüyor. Ancak gelecekte Google’ın “iyi adam” olmaya devam edeceğini kimse garanti edemez. Google Çin pazarına girmek için Çin devletinin arama sonuçlarının filtrelenmesi talebini kabul etmek zorunda kaldı.

Çin aleyhine olan hiçbir şey Çin’de Google üstünden arama yapanların ekranına çıkmıyor. Google böyle bir uygulamayı kabul etmesini ‘hiç özgürlük olmamasındansa yarım özgürlük iyidir’ şeklinde açıkladı. Google fanatikleri de Google’ın Çin’deki aramalarda sonuçlarının filtrelendiğini belirten notu koymasıyla üstüne düşeni yaptığını düşünüyor.

Google, bilgileri nereden alıyor?

Google hangi sayfaların daha önemli olduğunu hesaplamak için pagerank sistemini kullanıyor. Bir sayfaya başka sayfalar tarafından link (bağlantı) verilmişse o sayfanın önemli ve aranan kelime ile o kadar ilgili olduğu düşünülüyor. Bir sayfaya ne kadar çok link verilmişse Google arama yaptığında yukarılarda çıkma ihtimali yüksek.

Google aynı zamanda link veren sayfaların da ne kadar çok link aldığını kontrol ediyor. Böylece çok link alan bir sayfa başka bir sayfaya link verirse link verilen sayfanın pagerank’ine etkisi hiç link almayan bir sayfaya göre daha fazla oluyor. Bu sistem Google’ın en doğru sonuçları vermesine yardımcı olsa da manipüle etmeye müsait.

Öyle ki bazı firmalar Google arama motorunda daha yukarılarda yer alabilmeleri için firmalara para karşılığında yardımcı oluyor. Ayrıca bazı sayfalar pagerank’ini artırmak için Google bombası kullanıyor. Google bombası bir sayfanın başka sayfalara pageranki artması için linkinin verilmesi işlemine deniyor.

Google bombası ve spamdexing Google’ın güvenirliliği ve iş başarısı için çok önemli ve büyük bir tehlike; çünkü Google başarısını çok hızlı bir şekilde istenen sayfayı arama yapanlara getirmesi ile sağladı. Kendisine milyarlarca dolar kazandıran iş modeli de bunun üzerine kurulu. Arama yapıldığında pagerank’i yüksek sayfalar aranıyorsa promosyon amaçlı sağ tarafa konan reklam sayfalarından daha çok para talep edilebiliyor.

Şu an Google’ın sayfaların önem sırası konusunda yaptığı düzenlemeye güven çok yüksek ve bu konuda güveni de sağlamış görünüyor. Ancak bu, Google zaman içinde aramada tam anlamıyla tekel olduğunda gücünü kötüye kullanmayacağı anlamına gelmiyor.

Introduction to Copyrights, Patents, and Trademarks

By Deepak Dutta

What is a copyright? Can everything be copyrighted? A copyright is the expression of an idea. The idea itself is not copyrighted. Ideas can be patented and I will talk about patents later.

Let's consider the example of a story: a poor man who found lots of cash on his way back to his home from his work. He decided to keep the cash to improve his financial situation. But he could not sleep at night because he was haunted by strange voices that told him to find the owner and return the cash. This idea cannot be protected. Anybody can write a short story based on the idea. What is protected is how the author expresses the idea in the form of texts, illustrations, drawings, photographs, etc.

Once an expression is copyrighted, others can still use it for fair use. You can tape a few 15 seconds video clips from a copyrighted TV program and post it in your video blogs about a commentary on the program or broadcaster, etc. This will be considered a fair use and you will not infringe the copyright.

After a copyrighted material expires, it falls into the public domain. The life of a copyrighted material is the life of the author, plus 70 years. The public domain copyrighted materials can be reproduced without any infringement. For example, if you have an old picture with expired copyright, you can post the picture in your website.

In the USA, the Copyright Act of 1976 governs all copyrights. The Copyright Act does not protect any ideas, procedures, process, systems, and methods of operations, concepts, principle or discovery regardless of how it is expressed. It is the expression that is protected by the Copyright Act. You cannot copyright titles, names, slogans, and short phrases even if those have new ideas.

As mentioned earlier, the life span of a copyrighted material is the author's life, plus 70 years in most cases. There are a few exceptions to this rule and they are: un-renewed copyrighted materials published pre-1964, materials published before 1978 without a copyrighted notice, and materials published by the US Government.

All copyrighted materials should be fixed in a tangible medium (papers, CDs, DVDs, etc.). If it is not fixed in a tangible medium, it is not copyrighted. For example, your speech to the graduating class that was nevër recorded, taped, or published is not protected under the US Copyright Act. Your can register your copyrighted materials with the US Copyright Office. All expressions of ideas are copyrighted regardless of whether they are registered with the Copyright Office or not. If you register the expression with the Copyright Office, you can receive statutory damages and attorney's fees if an infringement occurs. If the material is not registered with the Copyrighted Office, you can only recover actual damages.

A patent holder of an invention has the right to exclude others from using, selling, and making the invention. The United States Patent Office (USPTO) awards patents. There are three kinds of patents: utility, design, and plant patents.

The most frequently used patents are utility patents. They have a life span of 20 years from the effective filing date if the filing date is after June 8, 1995. A utility patent also requires periodic maintenance fees. A utility patent must be a novel, useful, and non-obvious process, machine, manufacture, or compositions of matter or improvement to the same. There are three things that define a utility patent. First, it must be novel. Nobody should have invented, published, used, or manufactured the invention before. Second, one should be able to do something useful with the invention. If it is just novel without any usefulness, it cannot be patented. A patentable invention should not be obvious to the person with ordinary skills in the same technology space related to the invention.

A design patent is the appearance or aesthetic of an article and it has a life span of 14 years after the patent is issued. A plant patent, as the name applies, protects a distinct plant produced asexually. It has life span of 20 years from the filing date.

A trademark is word, symbol, design, or a combination of one or more of these items. It is used to identify the source of goods or services of one company and differentiate a company's goods and services from others. A trademark should not be confusingly similar to other existing names or symbols.

A trademark is registered with the USPTO. It can also be registered through the state's Secretary of State's office. If the trademark is not registered, the rights to the trademark may be geographically limited. You cannot use the symbol � to represent a mark if it is not registered.

If you want to maintain a trademark for your business, you must actively use it. Just registering a trademark without using it actively will result in diminished rights over time. Nevër allow a trademark to become a generic word. For example, the trademark "Aspirin" by Bayer has become a generic word to represent acetylsalicylic acid. Others can use it without causing any infringement. When you see a trademark used by authors as a noun or a verb, it may become a generic word. Trademark owners vigorously pursue authors from using the trademark as a noun or a verb. A trademark should always be used as an adjective. For example, Google is preventing others from using the word Google as a verb.


About The Author
Dr. Deepak Dutta is the creator of www.semanticbay.com - an interactive social network website based on user shared text and picture contents on any topics. His other website www.classifiedsforfree.com - is one of the oldest online classifieds sites.

San Tez Programı Nedir?

San-Tez Programı Nedir?
Sanayicilerimizin Ar-Ge'ye dayalı ihtiyaçlarının, üniversite-sanayi işbirliği ile üniversite bilimselliği kapsamında çözüme kavuşturulması, "İnovasyon ve Ar-Ge’nin önemini kavramış kendi teknolojisini üreten ve satan, rekabet gücü ve refah seviyesi yüksek bir Türkiye" vizyonuna önemli bir katkı sağlamaktır.

San-Tez Programının Hedefleri Nelerdir?
Üniversite-sanayi-kamu işbirliğini kurumsallaştırmak,
Katma değeri yüksek, teknoloji tabanlı ürün ve üretim yöntemleri geliştirilmesi desteklenerek ülkemizin dünya pazarında rekabet gücünün yükseltilmesine yardımcı olmak,
KOBİ’lerin teknoloji ve AR-GE kültürü edinmelerini sağlamak,
Özellikle, sanayimizin %98’ini oluşturan ve halen geleneksel üretim yöntemi ile çalışmaya devam eden KOBİ’lerimizi teknolojik ürün ve üretim yöntemlerini kullanmaya cesaretlendirmek,
Bu işletmelerin kendi öz varlıklarıyla gerçekleştiremeyecekleri AR-GE, teknoloji ve innovasyona yönelik çalışmaların hem üniversite hem de devlet desteği ile gerçekleştirilmesini sağlamak,
Üniversitede yapılan akademik bilginin ticarileşmesini sağlamak,
Akademisyenler ve üniversite mezunu gençler arasında şirketleşme kültürünü yaygınlaştırarak yenilikçi yeni şirketler doğmasını sağlamak,
Üniversitelerde doktora veya yüksek lisans programlarında öğrenim gören öğrencilerin tez konularının KOBİ’ler tarafından talep edilen, imalat sanayine yönelik yeni teknolojilere dayalı ürün, üretim yöntemi ve AR-GE tabanlı ihtiyaçlara yönelik olarak belirlenmesini sağlamak,
Bu projelerde daha fazla sayıda yüksek lisans ve doktora öğrencisinin desteklenmesini sağlayarak nitelikli eleman sayısının artırılmasına yardımcı olmak,
Bu projelerde çalışan tez öğrencilerinin ileride bu firmalarda AR-GE personeli olarak istihdam edilmesinin önünü açmaktır.

Projelere Sağlanacak Destek Oranı Nedir?
Desteklenmesine karar verilen SAN-TEZ projelerine Bakanlık tarafından uygulanan en yüksek destek oranı %75 olup, toplam proje bedelinin %25’inin kuruluş tarafından nakdi olarak karşılanması gerekmektedir.

San-Tez Programından Kimler Yararlanabilir?
Sektör ve büyüklüğüne bakılmaksızın firma düzeyinde katma değer yaratan, ülkemizde yerleşik işletmeler ve üniversitelerin işbirliği ile hazırlanacak projeler bu programdan yaralanabilir.

Nasıl Başvurulur?
Bu programdan yararlanmak isteyen üniversite ve kuruluş, San-Tez Proje Başvuru Dokümanına uygun şekilde hazırlanmış projesini, biri ıslak imzalı, 2 kopya halinde hazırlayarak Sanayi Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğe teslim eder.

Ne Zaman Başvurulabilir?
SAN-TEZ Projesinde 2007 yılının ikinci döneminde değerlendirmeye alınacak projelerin son kabul tarihi 15 Haziran 2007’dir.

Yürütülecek Faaliyetler Nelerdir ?
San-Tez proje başvurusu,
Ön değerlendirme,
Değerlendirme,
Karar,
Sözleşme,
Ödeme,
İzleme,
Ödeme işlemleri,
Mali inceleme ve denetim,
Proje sonuçlarının değerlendirilmesi

Aile Şİrketleri Neden Kurumsallaşmaya Sıcak Bakmalı?


Başarılı işletmeler, geçmiş dönemlerde elde edilmiş başarılarına ulaşmak için kullandıkları taktiklerin her zaman geçerli olacağı yanılgısına düşebilir. Değişen dünyada, işletmeler aynı taktik ve stratejiler ile başarıyı tekrar yakalayabilecekleri fikrini savunabilir. Böylece, değişime direnip başarısızlığa uğrayabilir. Bu, işletmenin sürekliliği açısından en önemli tehlikelerden biri. Bu nedenle, süreklilik için aile şirketi, geçmiş başarılarına sonsuz güven yerine, değişime hazır hale gelmeli.Bunun yanında ‘kurumsal’ bir yapı, sürekli başarı için zorunluluk. Kurumsal yapı, ya da kurumsallaşma denildiğinde, genelde patronların işten ellerini çekmeleri ve işi tamamen profesyonellere bırakmaları gibi bir yanlış anlayış çok yaygın olarak kabul edilir. Oysa, kurumsallaşma, patronların işi tamamen profesyonellere bırakması demek değil. Tam tersine, patronların işin başında olmasında ve diğer çalışanlarla kollektif bir çalışma ruhu kurulmasında inanılmaz faydalar var.Kurumsallaşma işletmenin bir ‘sistem’ haline gelebilmesi. Her sistemde olduğu gibi, sistemin parçalanın rollerinin ve görevlerinin belirlenmiş olması ve sistemin kendi bütünlüğü içinde işleyebilmesinin ve karşılıklı etkileşimin altyapısının kurulmuş olması gerek. Bu bağlamda kurumsallaşma denildiğinde ‘şirketin’ kurumsallaşması anlaşılmalı. Eğer aile şirketleri, uzun süre yaşamak ve kurumsallaşmak istiyorlarsa şu kurallara uymalarında yarar var:
Şirketteki aile fertleri de, aileden olmayan diğer çalışanlar kadar çalışmalıdır. Genelde aile işletmelerinde akrabalar çeşitli yetki ve ünvanlarla üst yönetimdedir. Sadece akrabalık özelliklerini kullanarak bu tür avantajlara sahip olmaları diğer çalışanlar üzerinde olumsuz etki yapar. Aileden olmayan ve kapasitesi yüksek şirket çalışanları genelde bu tür şirketlerde kalmayıp daha profesyonel şirketlere geçmeye bakarlar. Örneğin, 1802 yılında kurulan bir aile şirketi olan DuPont şirketi profesyonel yönetim sayesinde günümüze kadar geldi ve dünyanın en büyük kimya şirketlerinden biri oldu. DuPont, bir aile şirketi olarak bütün bu sorunlara rağmen başarılı oldu. Bütün erkek aile bireyleri DuPont şirketinde 5-6 yıl çalışınca performansları ailenin ileri gelen 4-5 bireyince değerlendirildi ve buna göre başarısız aile üyeleri yönetimden uzaklaştırıldı. Ancak bu kişiler 9-10 yıl sonra tekrar yönetime alınma aşamasına geldiler. Böylece aile içi ilişkilerde bir kurumsallaşma sağlandı.
Çok küçük şirketler hariç bütün aile şirketlerinde bazı kilit noktalarda aileden olamayan profesyonel kişilerin istihdam edilmesinde yarar var. Üretim, pazarlama, finans, araştırma, insan kaynakları yönetiminde bilgi ve beceri gerekir. Aile üyelerinde yeterli yetenek ve bilgi birikimi olmayabilir. Buna rağmen yönetimde bulunmaları şirketi başarısızlığa götürür.
Aile şirketlerinde bazen bir kişi şirketi göğüsleyerek bir yerlere taşıyabilir ancak bu kişinin ömrüyle sınırlı kalır. Eğer kurumsal bir yapı oluşturulmamışsa bu kişinin şirketten ayrılışı durumunda şirket zor duruma düşer.
1920 yılında DuPont şirketinin bulduğu bir çözüm oldukça ilginç. Bu yönteme göre aileden olmayan profesyonel kişiler tepe yönetim dışındaki kritik noktalara atanarak kar veya zarardan pay verilerek bir yapı oluşturuldu. Bu şekilde bir uygulama ile, profesyoneller şirkete bağlandı ve kurumsallaşma süreci hızlandırıldı.
Şirket yönetiminde kaç aile üyesinin bulunacağı ve nasıl etkin olacakları önemli değil, çünkü tepe bir iş aileden olmayan birisi tarafından doldurulabilir. Bu genelde finans ya da üretim sorumlusu olabilir. Bu iki departmanda da teknik beceri ve eğitim çok önemli. Diğer taraftan başarılı şirketler buna pazarlama ve personel bölümünü de ilave eder. Örneğin 150 yı1lık Levi Strauss şirketinin faaliyet müdürü aile dışından bir kişidir. Bu tür kişiler vereceği kararlarda akrabaların tepkisinden pek etkilenmezler ve etki altında kalmadan karar verebilirler.
Aile şirketlerinde görev yapan başarılı bir mali işler yöneticisi anılarında, şirket sahiplerinin en yakın dostu olduğunu ancak aile ilişkilerine karışmadığı hatta hiç bir aile davetine katılmadığını, aile üyeleriyle ancak cenaze törenlerinde bir araya geldiğini anlatır. Bu kişi yıllarca bu aile şirketinde toplantılara başkanlık yapmıştır. Gerçek profesyoneller, aile içi ilişkilere karışmadan görevlerini yaparlar.
Aile şirketlerinde sorunlar çok kötü hale gelmeden, yönetimdeki sorun ya aileden ya da profesyonellerden birine emanet edilmeli. Aile şirketlerinde bu tür sorunlar genelde olaylar soğuyunca çözülür. Böylece şirket tepe yönetiminde aile üyelerinin çatışması engellenerek işin yara alması engellenir.
Genelde aile şirketlerinde başlangıçta kardeşler 20-25 sene beraber çalışarak başarılı bir işletmecilik sergiler. Kardeşlerin emekliliği geldiğinde her kardeş kendi çocuklarını yönetime sokmak ister. Bu durumda kardeşler rakip haline gelir, hatta şirketi satma yoluna gider. Ya da boşanan kardeşin eşi şirkete yeni kocasını veya çocuklarının kocasını hissesi karşılığı gönderir.6’ncı ya da 7’nci kuşağa devredilen aile şirketi çok azdır. Levi Strauss ve Rothschil bankası ender örneklerden. Günümüzde en büyük aile olan şirket İtalyan Fiat şu anda 60-70 yaşlarındaki Agnellis ailesinin 3’üncü kuşağınca idare ediliyor. 4’üncü kuşakta genelde aileden kişiler işletmenin geleceğinden çok kendi kariyer ve çıkarlarını düşünür. Bu durumda da genelde işletmeler ortaklıklar parçalanır. 4’üncü kuşak için bazen de şirketteki paylar kendileri için sadece bir yatırım olarak görülür. Sermayelerini şirkete değil de başka yatırımlara yönetmeleri sonucu şirketler başkalarına satılır.Genelde aile şirketlerine desteğin 2’nci veya 3’üncü kuşakta yapılması gerekir. İş fazla büyümeden kurumsallaşmanın temelleri atılmalı. Ekonominin bu tür işletmelere ihtiyacı var. Ama maalesef bu tür işletmelerin ömürleri fazla değil.
Aile şirketlerinde ortaklığın sistemli haline getirilmesi, yani kurumsallaşması, aile şirketlerinin karşısında duran en önemli hedeflerden biri. Aile içi sürtüşmeler, problemler ve giderek çöküşü hazırlar. Aile ilişkilerinin sistem haline getirilmesi, yani kurumsallaşması, aile şirketlerinin karşısında duran en önemli hedeflerden biri olmalı. Kurumsallaşmayı ihmal edilmesiyle aile için sürtüşmeler başlar, kurumdaki problemler artar ve giderek şirketin çöküşü kaçınılmaz hale gelir. Başarılı bir aile şirketi yaratmak için olmazsa olmaz kurallara şöyle bir bakalım;
Amaçlara uygun bir örgüt yapısı oluşturulmalı,
İş ve görev tanımları yapılmalı ve yazılı kurallar haline dönüştürülmelidir.
İşletme içi personel, satın alma, görev yetki vb. yönetmelikleri oluşturulmalı,
Yetki ve sorumlulukları dağıtarak profesyonel bir yönetim oluşturulmalıdır.
Aile üyesi olan veya olmayan çalışanlar için çok iyi bir yönetim geliştirme sistemi ve eğitim gerekir.
Aile bireylerini daha küçük yaştan itibaren mülkiyet ve gelecek kuşakların sorumluluğu konusunda yetiştirilmelidir.
Aile bireylerini. şirketin gelecek nesillere devam etmesi gerektiği konusunda sürekli eğitilmelidirler.
Topluma karşı duyarlı olunmalı ve güçlü bir işletme kimliği ortaya çıkarılmalıdır.
Çalışanlarına adalet ve sadakat duygusu ile yaklaşılmalıdır.
Topluma karşı yüksek bir sorumluluk duygusu gereklidir ve toplumsal hizmetlere katkı verilmesi gerekir.
Ailenin ismi ürün ve hizmetlerde yaşatılmalı ve bu nedenle en yüksek kalite ve hizmet anlayışı ile iş yapılmalıdır.
Gücün kimde olduğu herkes tarafından görülebildiği için, kararlar hızlı verilmelidir.
Sürekli olarak araştırma yapılmalı ve yenilikler takip edilmelidir.
Değişime karşı değil, değişimi teşvik eden bir anlayışsa sahip olunmalıdır.
Eğitime önem verilmeli ve şirkette sürekli eğitim programları uygulanmalıdır.
İyi bir muhasebe ve raporlama düzeni kayıt dışı işlemleri de içerecek şekilde kurulmalıdır.
Aile ilişkilerinin kurumsallaşması, genelde üzerinde düşünülmeyen ama aile şirketlerinde en temel problemleri yaratan bir konu. Kurumsallaşma ‘sistem haline gelmek’ olarak tanımlandığına göre, sadece şirketin sistem haline gelmesi yetmez. Aile ilişkilerinin de bir sistem haline getirilmesi, bunun için de aile şirketlerinin yeniden yapılandırılmaları gerek. Yeniden yapılanma ile şirketlerde yeni bir organizasyon yapısı oluşturulmalı ve bu yapı içinde yer alan herkesin görevi, yetkileri ve sorumlulukları yazılı olarak belirlenmeli. Bu şirketlerde uygulanabilecek bir görev yetki ve sorumluluk yönetmeliği ve personel yönetmeliği oluşturulmalı. Böylece bu işletmelerde karar alma süreci belirli kurallara bağlanır ve işletmenin kurumsallaşması için bir adım atılır. Diğer taraftan bu tür işletmelerde iş tanımları yapılmalı, iş planı ve akışları dökümante edilmeli, iyi bir iş ve belge akışı sağlanmalı. Etkin bir raporlama sistemi kurulmalı ve yönetimin gereksinim duyduğu bilgiler güncel olarak raporlanmalı. Maliyet ve stok kontrolü sağlamak, maliyet azaltılmasına gitmek için etkin bir muhasebe ve raporlama sistemi kurulmalı. Daha sonra bütçe uygulamalarına başlanmalı. Bölümlerin daha sistemli hale getirilerek bölümler arası belge ve bilgi akışı sağlanarak, bölümlerin daha etkin ve verimli çalışması sağlanmalı. Aktif bir pazarlama bölümü kurularak işletmenin yurtiçi ve yurt dışı pazar payı artırılmalı. Sonuç olarak, aile şirketlerinde mevcut sistemleri yamamak, onarmak gibi yöntemlerle düzeltilmesi oldukça zordur ve de mevcut sistemi daha da içinden çıkılmaz hale gelebilir. Bu nedenle aile şirketlerinin tümüyle yeniden yapılandırılmalarında yarar var.

İş Değerleme Metotları

İş Değerleme Metotları
Hemen hemen her alanda karşılaştığımız bireyselleşme, iş dünyasında ve insan kaynakları süreçlerinde de dikkat çekiyor. Örneğin performans yönetim sürecinde, çalışanların bireysel performanslarının giderek artan bir önem kazandığı görülüyor. Çalışanların şirkete kattıkları değerin fark edildiğini görmelerinin motivasyonu arttıran unsurlardan biri olması nedeniyle; bireysel performansın ödül sistemlerine etkisi de önem kazanmaya başlıyor. Bu bağlamda, çalışanların her birinin yaptığı işlerin teker teker değerlendirilmesi ve her birine bulunduğu pozisyonun, şirket içinde ve piyasa bazında gerektirdiği ücret verilmesi gündeme geliyor.İş değerleme metotları; yönetimsel ihtiyaçları karşılamak, seçme ve yerleştirme sürecinde kullanılacak olan iş tanımlarını netleştirmek, dolayısıyla işin hiyerarşideki yerini saptamak ve kişinin görev alacağı pozisyona uygunluğunu ve alacağı maaşı hem şirket içindeki dengeler hem de şirket dışındaki koşullara göre doğru belirlemek açısından önemlidir.Bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda iş değerleme metotlarının önemi kavranabilir. Ücret belirleme sürecine girdi sağlayan iş değerleme süreci, şirketin bulunduğu piyasa yapısı ve şirket politikası ile bütünlük sağlamalıdır.İş değerleme metotları temelde iki ana bölüme ayrılabilir:
• Analitik iş değerleme metotları
• Analitik olmayan iş değerleme metotları
Bu iki ana bölüm yine kendi içinde çeşitlenmektedir.
Analitik olmayan iş değerleme metotları:
• İş sıralaması (job ranking)
• İkili kıyaslama (paired comparison)
• İş sınıflandırma (job classification)
• Dahili kıyaslama (internal benchmarking) olarak dörde ayrılmaktadır.
İş sıralaması (job ranking): Bu metot, yapısı itibariyle iş değerleme metotları arasındaki en sade metottur ve işleri bir bütün halinde ele alıp alt dereceden üst dereceye doğru sıralama şeklinde yapılır. Fazla çeşitli pozisyon olmayan küçük işletmelerde kullanılabilir. Hızlı ve basit uygulanabilirliği ve maliyetinin düşüklüğü açısından avantajlı sayılsa da, pozisyon sayısı fazla olan büyük şirketlerde kullanılması uygun değildir. Çünkü kompleks yapılı şirketlerde pozisyonlar bir bütün halinde değil, daha detaylı şekilde incelenerek kıyaslanmalıdır. Bunun yanı sıra yine çok fazla pozisyon bulunan şirketlerde, tüm pozisyonları tek tek sıralamak gereksiz bir karmaşa yaratabilir.
İkili kıyaslama (paired comparison): Bu metot, iki pozisyonu karşılaştırarak puanlamayı baz alan istatistiksel bir iş değerleme yöntemidir. Burada temel olarak dikkat edilmesi gereken; tüm pozisyonların ikişer ikişer karşılaştırılmasıdır. Öncelikle pozisyonların iş tanımları yapılır, daha sonra bütün pozisyonlar bir tablo üzerinde birbiriyle kıyaslanır; kıyaslama yapılırken 0, 1 ve 2 rakamlarıyla değerlendirme yapılır. (0; pozisyon diğerinden daha az değerliyse, 1; pozisyonlar eşit değere sahipse, 2; pozisyon diğerinden daha değerliyse kullanılır.) Bu şekilde değerleme yapıldıktan sonra, toplam puanlar alınır ve yüksek puanlıdan düşük puanlıya doğru pozisyonlar sıralanmış olur. Bu yöntem, aynı anda sadece iki pozisyonu karşılaştırdığı için kolay sayılabilecek bir yöntem olsa da pozisyon sayısı arttıkça iş değerleyen kişinin de iş yükünü artırmış olacaktır. Burada da işleri karşılaştırırken kullanılan belirli bir standart olmadığı için tamamen sağlıklı bir veri elde etmek mümkün olmayabilir. Özellikle 50’den fazla pozisyon olan bir şirkette uygulanabilir bir yöntem değildir.
İş sınıflandırma (job classification): Bu yöntem, pozisyonları önceden tanımlanmış ve değerleri belirlenmiş derecelere yerleştirilmesini sağlayan bir yöntemdir. Her bir derecede pozisyonların içerdiği sorumluluk, beceri ve zorluk gibi özellikler değerlendirilir. Bu derecelerin 4’ten az, 8’den fazla olmaması önerilmektedir. Bu yöntemde, işleri değerlendirmek için kullanılan dereceler önceden belirlendiği için, belirli standartlar vardır. Kolay anlaşılır bir yöntemdir ve pozisyonlar önceden belirlenmiş derecelere kolayca yerleştirilebilir. Fakat karmaşık pozisyonlar içeren şirketlerde uygulanması kolay bir yöntem değildir. Bunun yanı sıra hiyerarşik yapıda kariyer yolu izlemeyen pozisyonlar için uygulanması uygun olmayabilir. Esnek bir değerlendirme yöntemi olmadığı gibi, farklı iş gruplarındaki işleri karşılaştırmada da kullanılması tercih edilmez.
Dahili kıyaslama (internal benchmarking): Bu yöntem, pozisyonları değerlendiren kişilerin sezgilerini kullanarak yaptıkları bir değerlendirme yöntemi olduğu için kurumsal şirketlerde kullanılan bir yöntem değildir. Tamamen sübjektif bir değerlendirme yöntemidir ve değerlendirmenin doğruluğu tartışılır. Sadece çok az pozisyonun bulunduğu küçük şirketlerde uygulanabilir. Diğer değerleme metotları ile birlikte kullanıldığı zaman, değerleme sürecinin hızlanmasını sağlayabilir. Analitik iş değerleme metotları:
• Faktör kıyaslama (factor comparison)
• Faktör-Puan (point-factor rating)
Faktör kıyaslama (factor comparison): Bu değerleme yönteminde, pozisyonlar uluslararası geçerliğe sahip olan; sorumluluk, çalışma koşulları, fiziksel gereklilik, zihinsel gereklilik, beceri ve benzeri yönlerden gerekliliklerine göre değerlendirilir. Bu değerlendirmeler, sayılar yardımı ile yapılıyorsa klasik yöntem, düşük–orta–yüksek şeklinde yapılıyorsa derecelendirme yöntemi kullanılmış olur. Bu metotta, öncelikle kıyaslamada baz alınabilecek bir iş seçilir, bu işin diğer pozisyonların çıkış noktası olmasına ve uluslararası kriterleri ifade edebilmesine dikkat edilir. Seçilen pozisyonlar, seçilen kriterleri ne derecede gerektirdiklerine göre değerlendirilirler. Daha sonra her pozisyona toplamda 100 puan vermek koşuluyla, bu 100 puan gerekliliklere işin gerektirdiği oranda dağıtılır. Örneğin, her pozisyonun toplam 100 puanı vardır; 25 puan fiziksel beceri, 30 puan zihinsel beceri, 5 puan sorumluluk gerekmektedir gibi. Daha sonra seçilen temel işlerin fiyatı belirlenip her kriter ne kadar fiyat düştüğü hesaplanır, her kriterin fiyatı belli olduktan sonra diğer işlerin değerleri saptanır. Bu yöntem, her pozisyon için gereken ücreti doğrudan belirleyen bir yöntemdir, fakat kompleks ve anlaşılması zor bir yöntemdir. Burada ücret belirlemede baz alınacak pozisyonu seçmekte zorluk çekilebilir. Ayrıca analitik bir yöntem olduğu halde objektif olmayan değerlendirmeler içermektedir.
Faktör-Puan (point- factor rating): Bu metotta, öncelikle iş değerlemede incelenecek kriterler (faktörler) belirlenir. Bu faktörlerin şirketteki tüm pozisyonlara uygulanabilir olmasına dikkat edilmelidir. Her faktöre, faktörün önemine göre puan dereceleri belirlenir. Örneğin; sorumluluk alma; 150 puan, bilgi ve beceri; 300 puan, karar verme; 200 puan, takipçilik; 150 puan gibi. Daha sonra bu puanlar derecelere ayrılır. Faktörler belirlenirken çok dikkatli davranılmalıdır çünkü her pozisyonda ortak olarak bulunan bu faktörler, şirketin özellikle ücret belirlerken nelere dikkat ettiğini ve çalışanlarını seçerken aradığı genel özellikleri ortaya koymaktadır. Örneğin satış odaklı bir şirkette; satışçılarda bulunması gereken iyi müşteri ilişkileri ve insanlar arası iletişim gibi özellikler yoğun olarak ön plana çıkarken, uluslararası bir inşaat ya da otomotiv firmasında mühendislere has özellikler ve yabancı dil şartı vurgulanabilir. Ya da bir tasarım veya reklamcılık şirketinde yaratıcılık / yenilikçilik özellikleri, rekabete dayalı çalışan şirketlerde ise sürekli gelişim ve rekabetçilik ön planda tutulan kriterlerdir.Faktörlerin, pozisyonun iş tanımını doğru yansıtması ve pozisyonda çalışacak kişinin yapacağı işi netleştiriyor olması gerekmektedir. Faktörler belirlendikten sonra faktörlerin dereceleri tanımlanır. Derecelerin üçten az, altıdan fazla olmamasına dikkat edilmelidir. Üçten az derece; aralıkların çok geniş olmasına neden olduğu için ayırt edici olamadığı için, altıdan fazla özellik ise dereceler arasında net bir farkın olmasına engel olduğu için tercih edilmiyor. Bu metot, rasyonel, gerçekçi ve analitik bir yöntem olduğu için en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Ayrıca elektronik ortama aktarılabilen ve yazılımlarla kolayca hesaplanabilen bir yapısı olması da yine tercih sebepleri arasındadır. İyi bir dokümantasyon elde edilmesine yardımcı olur. Fakat temelde çok karmaşık bir yapıya sahiptir, az da olsa subjektif değerlendirmeye neden olabilir. Çok zaman harcanması gereken bir yöntemdir. Piyasa bazlı ücretlendirme (market pricing)Analitik ve analitik olmayan yukarıdaki metotlar dışında, şirketler ücret belirlerken piyasa bazlı ücretlendirme yöntemini de kullanmaktadırlar. Bu yöntem, piyasa araştırmaları sonucunda, pozisyonun piyasadaki eşdeğer pozisyonlara göre değerlendirilmesi ve ücretlendirmesi şeklinde gerçekleşmektedir. Bu yöntemi kullanmak isteyen şirketler, öncelikler hangi piyasayı baz alacaklarını belirlemelidir. Bu piyasalar, şirketin bulunduğu yerel piyasa olabileceği gibi, bölgesel, ulusal ya da uluslararası piyasalar da olabilir. Şirket yapısına ve bulunduğu rekabet ortamına göre bu piyasalardan herhangi biri seçilir. Piyasa seçildikten sonra, hangi pozisyonların piyasa bazlı değerlendirmeye tabi tutulacağı belirlenmelidir. Hemen hemen her şirkette aynı işi yapan sekreter, muhasebeci ve benzer ürünleri pazarlayan satış uzmanları gibi pozisyonları piyasa odaklı değerlendirmek daha kolay olurken, şirketin yapısına özgü pozisyonlarda piyasa bazlı değerlendirmeler uygulanabilirlik açısından zor olabilmektedir. Yukarıdaki iş değerleme yöntemleri, teker teker kullanılabileceği gibi, gerektiği zaman bir arada da kullanılabilirler. Bu metotlar,
• iş tanımlarını netleştirme,
• pozisyonların gerektirdiği bilgi, beceri ve sorumlulukları netleştirme,
• seçme ve yerleştirme süreci öncesinde ve sırasında açık ve net veri oluşturma,
• performans değerlendirme sürecinde rasyonel kriterler belirleyebilme,
• pozisyonlara hem şirket içinde hem pazarda tutarlı ücret belirleyebilme,
• kariyer yolu tasarımı,
• iş geliştirme planları oluşturma,
• organizasyon tasarlama ve
• başarı ve gelişim planı oluşturmada kullanılabilir.
İş değerleme metotları, hangi amaç için kullanılırsa kullanılsın, metodun şirket yapısıyla uyumlu olmasına dikkat edilmelidir.

Bilgi Çağına Merhaba

Dünyada İnternet kullanımının geleceğini kestirmeye çalışırken, yakın
gelecekle ilgili bazı ipuçları gelmeye başladı bile. Kısa süre önce
basında yer alan bir habere göre, ABD'de Vermont Eyaleti, 2010 yılına
kadar eyaletin her noktasından cep telefonu ve geniş bant internet
erişiminin mümkün olacağını duyurdu.

Bu haber, bir kaç yıl içinde olacaklar hakkında önemli bir bilgi
niteliğinde. Dünyadaki bu gelişime paralel olarak yakında Türkiye'de
de benzeri haberleri duymaya başlayacağız. Hızlı İnternet, herkes
için telefon kadar rahat ve yaygın kullanılan bir araç olacak. Bunun
sonucunda yaşanacak gelişmeleri tahmin etmek zor değil:

- Herhangi bir zamanda herkesle çok ucuza ya da ücretsiz olarak
iletişim kurulabilecek.
- Online eğitim sayesinde eğitim düzeyi yükselecek.
- Sağlık hizmetleri öncelikle internet üzerinden verilecek; ilk tanı
online olarak konulacak, sağlık hizmetlerinin kalitesi artacak.
- Yeni bir çalışma anlayışı yerleşecek. Evden çalışmak yaygınlaşacak,
ve belki de en temel metodlardan biri haline gelecek.
- İş amaçlı iletişim son derece kolaylaşacak. Görüntülü iletişimin
rahatlığı sayesinde iş seyahatleri azalacak.

Önümüzdeki on yıl, sanayi devriminden bu yana insan yaşamında en
ciddi değişikliklerin olduğu süreç olacak. Bu süreçte takip eden
değil öncü olabilmek için interneti izlemek, kullanmak, ve sürekli
yeni fikirler üretmek gerekiyor.

Saygılarımla,

Yatırım Teşvik Belgesi

Yatırım Teşvik Belgesi Nedir?
Yatırım Teşvik Belgesi tasarrufları yatırıma yönlendirmek suretiyle, katma değeri yüksek, ileri ve uygun teknolojileri kullanarak bölgeler arası dengesizlikleri gidermek, istihdam yaratmak ve uluslar arası rekabet gücü sağlamak için yatırımların devlet tarafından desteklenmesi amacıyla verilen bir belgedir. Yatırım Teşvik Belgesi alınması Devlet tarafından, yatırımcıya kredi verileceği anlamına gelmez. Hazine Müsteşarlığı tarafından Yatırım Teşvik Belgesi verilmesi, yatırımı yapan şirkete aşağıda detaylandıracağımız hususlarda avantajlar sağlar. KOBİ Yatırım Teşvik belgesi ve Araştırma-geliştirme yatırımları, teknopark ve teknoparklarda yapılacak yatırımlar, çevre korumaya yönelik yatırımlar, hammaddelerini sözleşmeli üretim modeli ile temin eden tarımsal sanayi yatırımları, Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu veya Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma kurumu tarafından belirlenen öncelikli teknoloji alanındaki yatırımlar, Bölgesel gelişmeye yönelik yatırımlar, organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi sitelerinden oluşan organize küçük sanayi bölgelerine taşınacak yatırımlar hariç,(Fon Kaynaklı Kredi olanağı mevcuttur.) Yatırım Teşvik Belgesi firmaya nakit verilmesi anlamına gelmemektedir. Ancak yatırımcının kasasından büyük miktarlarda nakit para çıkmasını önleyen tedbirlerden oluşur. Yatırım yapan ve yaptığı yatırımların karakteristiği Yatırım Teşvik Mevzuatına uygun olan her yatırımcının yatırım teşvik belgesi alarak devlet yardımlarından faydalanması en doğal hakkıdır. Teşvik Belgesi sahibi olarak yapılacak yatırımda hem ulusal hem uluslar arası pazarlarda rekabet edebilme gücü yükseltilmiş olacaktır.

Kimler Başvurabilir ?
Destek unsurlarından yararlanabilmek için esas ve usulleri Hazine Müsteşarlığınca belirlenen yatırım teşvik belgesinin temin edilmesi zorunludur.
Yatırımın Teşvik Belgesine bağlanabilmesi için asgari sabit yatırım tutarının,
a) Gelişmiş yörelerde yapılacak yatırımlarda 400 000 Yeni Türk Lirası
b) Normal yörelerde yapılacak yatırımlarda 400 000 Yeni Türk Lirası
c) Kalkınmada öncelikli yörelerde yapılacak yatırımlarda 200 000 Yeni Türk Lirası olmak kaydıyla
yatırım yapacak ve yatırım konusu Yatırım Teşvik Belgesi verilmesi uygun olacak gerçek şahıslar, adi ortaklıklar, sermaye şirketleri, kooperatifler, iş ortaklıkları(adi ortaklık), kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kuruluşu niteliğindeki meslek kuruluşları, dernekler ve vakıflar ile yurtdışındaki yabancı şirketlerin Türkiye’deki şubeleri, Yabancı sermayeli yatırımlarda kurulacak Anonim ve Limited şirketler ile kurulacak şubeler, yatırım teşvik belgesi için müracaat edebilir.

Müracaatta Aranacak Belgeler
d) Firmayı temsil ve ilzama yetkili kişilerce imzalı müracaat dilekçesi,
e) Ek'deki örneğe uygun olarak hazırlanmış bir nüsha yatırım bilgi formu,
f) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası nezdindeki saymanlık hesabına 300 YTL yatırıldığına dair makbuzun ikinci nüshası,
g) Şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere ait noter tasdikli imza sirküleri,
h) Firmanın sermaye yapısı, miktarı ve faaliyetleri açısından nihai durumunu gösterir Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi asılları veya tasdikli örnekleri.

Teşvik belgesi ve ilgili diğer işlemlere ilişkin dilekçe ve ekleri şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerce imzalanmalıdır.

- Yatırım bilgi formunda yer alan, teşvik belgesini düzenlemeye mesnet teşkil edecek bilgilerin eksik ve/veya çelişkili olması halinde, firma müracaatı değerlendirmeye alınmaz. Bu durumun giderilmesine yönelik müracaatlar ise, müracaat anında yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri çerçevesinde değerlendirilir. Yatırım bilgi formunda ibraz edilen bilgi ve belgelerin varlığı ile muhteviyatı itibarıyla doğruluğundan yatırımcılar sorumlu olup, yatırımın herhangi bir aşamasında aksinin tespiti halinde, Müsteşarlıkça teşvik belgesi iptal edilebileceği gibi, kısmi müeyyideler de uygulanabilir.
Firmaya ait, aynı yatırım yeri için aynı yatırım konusunda düzenlenmiş halen geçerli teşvik belgesi bulunması halinde yeni teşvik belgesi düzenlenmez.
Tamamlanmış yatırımlar ile Müsteşarlığa yapılan müracaat tarihinden önce gerçekleştirilmiş bulunan yatırım harcamaları için teşvik belgesi düzenlenmesine yönelik talepler dikkate alınmaz.

Yatırıma başlama
Teşvik belgesinde kayıtlı yatırıma başlama tarihi, teşvik belgesi için odaya müracaat tarihidir. Destek unsurlarından yararlanabilmek için, yatırıma başlamadan önce teşvik belgesi talebinde bulunulması esastır.

İthal ve yerli makine ve teçhizat listesi değişikliği talepleri
Teşvik belgesi ekinde yer alan ithal ve yerli olarak temin edilecek makine ve teçhizat listelerinde yapılacak değişiklik talepleri, Odamıza müracaat edilerek sonuçlandırılır.
İthal edilecek makine ve teçhizatın ithal edileceği menşe ülke ve fiyat değişikliklerinde, makine ve teçhizat bazında %50’ye kadar olan artış veya azalışlarda doğrudan gümrük idarelerine başvurularak ithalat işlemleri yapılır.

Yerli makine ve teçhizat listesi kapsamında yer alan makine ve teçhizatın fiyat değişikliklerinde makine ve teçhizat bazında %30’a kadar olan artış veya azalışlarda liste tadilatı yapılmaksızın KDV istisnasına ilişkin doğrudan işlem yapılabilir.

Teşvik belgesinin revizesi
Teşvik belgesinin sabit yatırım tutarında %100'ün üzerinde meydana gelecek artış veya %50'nin üzerindeki azalışlarda Odamıza müracaat ederek, teşvik belgesinin revizesi talebinde bulunulabilinir.

Süre uzatımı
Yatırımın öngörülen sürede gerçekleştirilememesi halinde, yatırıma başlanılmış olması kaydıyla yatırım takip formu ile birlikte Odamıza süre uzatımı talebinde bulunulması durumunda, teşvik belgesinde kayıtlı ilk sürenin yarısı kadar ek süre verilebilir.

Belge zayii
Teşvik belgesi, eki ithal veya yerli makine ve teçhizat listesi ile döviz ve kredi kullanım formundan herhangi birinin zayi olması nedeniyle, tasdiki istenilen her bir belge için 200 Yeni Türk Lirası Saymanlık hesabına yatırılır. Söz konusu meblağ iade edilmez.

Yatırımların takibi, kontrolü ve müeyyide uygulanması
Teşvik belgelerinin ilgili mevzuata uygun olarak kullanılması zorunludur.
Yatırımın gerçekleşme durumu, her yıl Ocak ve Temmuz aylarında olmak üzere altışar aylık dönemler halinde teşvik belgesinin düzenlendiği mercie bağlı olarak doğrudan veya oda kanalı ile Müsteşarlığa bildirilir.
Müsteşarlık, teşvik belgesi kapsamındaki yatırımların mevzuata uygun şekilde yerine getirilip getirilmediğini denetlemeye, gerekli gördüğü takdirde yatırımın her aşamasında yatırımların ve ilgili odaların verilen görevlere ilişkin olarak yaptıkları işlemlerin takip ve kontrolünü yapmaya, gerekli göreceği tedbirleri almaya, ilgili kuruluşlardan belge ve bilgi istemeye ve aykırılıkların tespiti halinde kısmen veya tamamen müeyyide uygulamaya yetkilidir.

Teknoloji Yönetimi Ve AR-GE

Atilla Filiz
Hızlı bir değişimin yaşandığı günümüzde, temelinde bilgisayar ve iletişim teknolojisindeki gelişmelerin yer aldığı bir değişim gözleniyor. Bu değişimde mikroelektronik, iletişim, bilgi teknolojileri, yeni malzemeler gibi yüksek teknoloji alanlarında, ülkeler arasında amansız bir yarışma hüküm sürmektedir.
Bu yarışmada teknolojiyi iyi yönetenler ve bilgi teknolojilerini en etkin kullananlar kazanırken, teknolojiyi iyi yönetemeyenleri ise teknolojinin kendilerini yönetmesi tehlikesi kapılarında beklemektedir.
Yaşamımızın her noktasına etkili hale gelen teknolojinin her düzeyde yönetilmesi gerekmektedir. Peki ama teknoloji yönetimi nedir veya teknoloji nasıl yönetilir?
Amerikan Ulusal Araştırma Kurumu?nun raporuna göre, Teknoloji yönetimi; "Bir organizasyonun stratejik ve taktik amaçlarının şekillendirilmesinde ve bunlara ulaşılmasında ihtiyaç duyulan teknolojik kapasitenin planlanması, geliştirilmesi ve uygulanmasıdır."
Teknoloji yönetimi, yöneticilik ile teknik uzmanlık arasındaki bağlantıyı kurmak ve teknoloji transferi, teknoloji pazarlaması, teknolojik planlama, Ar-Ge, tasarım, imalat, prototip oluşturma, test etme gibi teknolojinin sağlanmasına ve geliştirilmesine yönelik faaliyetlerin planlanması, örgütlenmesi, koordinasyonu ve kontrolüyle ilgili etkinliklerin tümüdür.
Teknoloji : Ticari bir değer elde etmek için gerçekleştirilen üretim faaliyetlerinde bulunurken, insanların kullandığı yol ve yöntemler yada insanların çevresini değiştirmek için sahip olduğu ve kullandığı tekniklerin tümü şeklinde tanımlanabilir.
Teknik : Üretme ve bu tekniğin uygulanması ile ilgili gerekli alet makine ve malzemeleri geliştirme bilgisidir.
İktisatçıya göre teknoloji milletlerin refahını yükselten bir araç,
Mühendislere göre teknoloji: bir malın imali için gereken veya cam, çimento, plastik gibi maddelerin üretilmesinde kullanılan yöntemler dizisidir.
Bir ekonomist için teknoloji kaynak girdiler ile üretim çıktıları arasında sıkışmış bir ölçme tekniğidir.
Nasıl tanımlanırsa tanımlansın teknoloji ; hayatımızı kolaylaştıran, iş ve üretimde verimliliği artıran sihirli bir güçtür. Ancak bu sihirli gücü insanların mutluluğu ve refahını artırmak için kullanmak, onun en iyi şekilde yönetilmesi ile mümkündür.
Teknolojiyi üretmek mi transfer etmek mi ?
Teknoloji Transferi : tekno- ekonomik karakterli bilgi ve tecrübenin firmalar, sektörler, bölgeler ve ulusal ekonomiler arasında ki hareketi veya bir bilginin veya bilgi paketinin vericiden alıcıya aktarılmasıdır. Bu işin kolay yanıdır başlangıçta geçerliliğ olan bu yöntem sürekli olursa etkisizleşir pahalı hale gelir.
AR_GE : Araştırma, bilinmeyeni bilmeye, öğrenmeye yönelik yapılan bilimsel- teknolojik faaliyetlerdir. Geliştirme ise mevcut bilgiyi veya teknolojiyi yeni düzenlemelerle daha doğru yönlendirme faaliyetidir.
Araştırma üç gruba ayrılır
Temel araştırma: Sonuçların pratik değeri ve uygulanıp uygulanmayacağına bakılmaksızın yapılan, bilimin sınırlarını genişletmeye, öğrenmeye anlamaya yönelik çalışmadır.
Uygulamalı Araştırma : Temel araştırmalar sonucunda üretilen bilgileri kullanarak belirli problemlere tam yada yeterli yaklaşımla çözüm bulmayı amaçlayan çalışmalardır.
Veri Tabanı Oluşturmaya Yönelik Araştırma : Topografik ve jeolojik haritaların hazırlanması, meteorolojik verilerin toplanması, fiziksel ve kimyasal sabitlerin ve özelliklerin saptanması, hayvan ve bitki türlerinin saptanması, minerallerin tanımlanması ve sınıflandırılması gibi bilimsel faaliyetler bu gruba girer.
Ülkemizde ki durum :
1993 yılında toplanan Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu
2003 yılı sonunda arştırmacı sayımızı onbin kişide 15 olarak hedeflemişti aslında çok düşük olan bu hedefi yakalayamadık on binde 12 de kalındı
Bu sayı Yunanistanda onbinde 45 dir
AR-GE harcamalarına GSMH?dan ayırdığımız payda çok küçük.
2003 yılı için GSMH?dan ayrılan pay binde 3 den binde 10?a çıkarmak hedefleniyordu
Binde 6?lar zor yakalandı
Bu rakam Japonya da yüzde 3 civarındadır.
Yani ulaştığımız rakamın 5 katı
Ama bu süreçte Türkiye AR-GE?de dünya ölçeğinde 40. sıradan 25?lere yükseldi
Bu önemli bir iyileşmedir. Bunu küçümsememek gerekir.
AR-GE?de Üniversite-Sanayi
Hem bilim üreten , hem de sorun çözmeye yönelik araştırmalar yapma potansiyeline sahip kurumların başında üniversiteler gelmektedir.
Sanayi ise ; ülkedeki mevcut bilimsel ve teknolojik potansiyelden yararlanan, bu potansiyelin harekete geçmesine destek veren sonuçta bunları üretime dönüştüren kesimdir.
O halde gerek üniversite ve gerekse sanayi; bilim-teknoloji ve üretim zincirinin birer halkasıdır. Birbitrinden soyutlanamaz.
AR-GE?ye ayrılan paralardan kısmak tasarruf değildir. İSRAFTIR....
Bunun en güzel örneği İrlandadır. İrlanda sadece ürün için yabancı sermaye çekmiyor aynı zamanda ileri teknoloji yaratma şansına sahip sermayeyi çekiyor.
İleri teknoloji ürünlerinin ihracatımız içindeki payı % 4 civarındadır.
Bu oran İrlanda da % 47 dir. Arjantinde bile bizim iki katımız yani % 8?e ulaşmaktadır.
Ar-Ge Karşısındaki en büyük engel tembellik, umutsuzluk, olumsuzluk ve
Ar-Ge pahalıdır diyenlerve DEĞİŞİME KARŞI OLANLARdır!...
Bilim doğru düşünme , sistemetik bilgi edinme sürecidir.
Bilimde olması gereken
Tarafsızlık
Genelleyici olması,
Doğru ölçü,
Kanıtlanabilir olması
Olanı incelemesidir.
21. yüzyılda küreselleşen ve bilgi çağına giren dünya da başarının yolu rekabetten, rekabetin yolu da TEKNOLOJİ YÖNETİMİNDEN geçmektedir.
Araştırmalar, bildiklerimiz ve öğrendiklerimizin paylaşılması ve bilgi birikimi sağlaması açısından önemlidir.
Ülkemizde bilgi toplumuna geçiş Öncelikle bilginin toplanması, paylaşılması ve yayılması ile sağlanabilir. Hızlı ve zorlu rekabetin hakim olduğu günümüzde, iş dünyasında ancak teknolojik güce sahip olan ve teknolojiyi iyi yöneten firma/kurumlar rekabette başarılı olacaktır.
Teknoloji yönetimi konusunda iki farklı yaklaşım söz konusudur.
Birincisi, mikro yaklaşım; teknolojiyi firma bazında planlama, koordine etme ve yönlendirmeyi içerirken, makro yaklaşım; ülke genelinde teknolojik tahmin, teknolojik planlama, bilim-teknoloji politikasının belirlenmesi, uygulanması ve kontrolüyle ilgili etkinliklerin tümünü inceler.
Mikro yaklaşımda, yani firma bazında ele alınan teknoloji yönetiminde asıl hedef, firmanın kârını ve üretimini artırmaya dönük olarak, teknik olanaklarla insangücü kaynaklarını en uygun şekilde planlama, örgütleme ve koordine etme suretiyle yönetim etkinliğini gerçekleştirmektir.
Teknoloji yönetimi yöneticilik ile teknik uzmanlık arasında bir bağlantı kurar ve işletmenin rekabet edebilmesi ve büyümesi için hangi teknolojiye ne şekilde (Ar-Ge veya teknoloji transferi) yatırım yapılacağı; teknolojinin ne şekilde üretilebileceği, ne şekilde geliştirilebileceği ve nasıl pazarlanacağı; firmanın organizasyon yapısının yeni teknolojik gelişmelere göre ne şekilde değiştirilmesi gerektiği ve sahip olunan teknolojiyle firmanın izleyeceği rekabet stratejilerinin neler olmasının gerektiği konusunda yol gösterir.
Burada klasik anlamdaki işletme yönetiminden farklı olan yan, teknolojik yeniliklerin firma stratejisini oluşturmada temel belirleyici olmasıdır.
Makro yaklaşımda ise, teknoloji yönetimi, ülkenin sosyo-ekonomik kalkınma hedeflerine uygun olarak, bilim-teknoloji planlaması, politikanın belirlenmesi, teknolojik yatırımlar teknolojik altyapıyla ilgili etkinliklerin yürütülmesi konularını ele almaktadır.
Teknoloji yönetiminin kapsamı içinde; teknolojk tahmin, teknolojik planlama, teknolojik risk analizleri, Ar-Ge yönetimi, teknolojik yeniliklerin yönetimi, teknolojik rekabet stratejileri, teknoloji transferi, mühendislerin ve bilim adamlarının yönetimi, teknoloji ve organizasyonel değişimler gibi konular yer almaktadır.
Teknolojik gelişme ve teknolojik yeniliklere sahip olabilmek rekabette en güçlü silahtır.
Ar-Ge ve teknoloji geliştirme yatırımları uzun vadede kârlı ve nitelikli, yetişmiş insangücü gerektiren yatırımlardır.
Endüstri firmaları maliyet, zaman, risk, kâr, teknolojik lider olma gibi nedenlere bağlı olarak, yeni fikirleri ortaya koymak (innovation), yeni ürün, mevcudu geliştirme, maliyeti düşürme, malzeme yenileme gibi araştırma tipleri arasından kendilerine bir strateji tayin ederler.
Teknoloji yönetiminde firmaların karşılaştıkları iki önemli problem :
Mevcut kaynakların yetmeyeceği kadar çok proje başlatmak
Kritik kaynakları birden çok proje için tahsis etmek Kısacası, disiplin eksikliği, yöneticilerin zor kararlar almaktan kaçınmaları sayılabilir. Teknolojik yenilikleri, birikimleriyle birleştirerek ürüne dönüştüren ve ekonomik kazanç sağlayan kuruluşlar, rekabette önemli avantajlar elde ederler. Bu nedenledir ki ürün geliştirme konusunda yürütülen AR-GE firmaların gündeminde küçümsenmeyecek bir yer tutmaktadır.

Dosyalar

9. kalkınma Planı.İş Planı.Kosgeb destekleri 1.Kosgeb destekleri 2.Kosgeb arge destekleri.Kosgeb Tekmerleri.Motivasyon.Hayaller.Tübitak teydeb destekleri.Oslo Klavuzu Işığında Yenilik.Frascati Klavuzu Işığında Ar-Ge.Problem Çözme Teknikleri.Proje Yönetimi.Toplam Kalite Yönetimi.Matriks Organizasyonlar.Fikri Mülkiyet Hakları.Marka nedir?.Marka başvurusu.Marka koruma.Bitki Islahçı Hakları.Patent Bilgisi.Verimlilk.6.çerçeve programı.Kobilerin 6.çerveve programına katılımı.6.çeçeve programında uluslararası işbirliği.
6.çerçeve programı projesi hazırlama .6.çerçeve programı projesi sunma ve değerlendirme.Finansal Analiz.Örnek Finansal Analiz.Finansal Başarısızlık.Sermaye Piyasası Kurumu.İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi.AB'ye Özel sektörün intibakı.AB Çevre Müktesebatı.Stratejik Planlama.Bilgi Toplumu Stratejisi.Tarım Stratejileri.Kriz Yönetimi .EU Lobbying.Bilgi ekonomisinin reddettikleri.Teknokentler.Bilgi Ekonomisi.E-Ticaret'e Davet.TİKA Teknik Yardım Projeleri.Fikri Mülkiyet Hakları.Proje Yönetimi.Endüstriyel Tasarım Tescili.Tübitak Proje Destek Süreci.Pazar Araştırması ve Planlaması.Örgüt Yönetimi.Makale Yazma.Bilimsel Araştırma Teknikleri.


Yurtdışı Pazarları
Azerbaycan. Moğolistan. Türkmenistan. Kırgızistan. Kazakistan. Özbekistan. Ukrayna. Moldava. Romanya. Gürcistan. Makedonya. Bosna-Hersek.


Vizyon 2023 Teknolojik Öngörüleri
Strateji Belgesi. Üretim. Tasarım. Savunma Havacılık Uzay. Nano. Mekatronik. Malzeme. Enerji ve Çevre. Biyoloji ve Genetik. Bilişim.

Genel Bilgiler

FELSEFE
Dinler Tarihi.Atatürkçülük.
BİLİM
TOPLUM Dunya ekonomi tarihi.GIDA ÇEVRE SAĞLIK TARIM Bitki Islahı.MALZEME TEKNOLOJİ Nano Teknoloji.Bilgisayar Ağ Temelleri.ENERJİ TAŞIMACILIK UZAY Yıldızların İç Yapısı ve Evrimi.
SANAT
ROL MÜZİK EDEBİYAT YEMEK Denizlerimizdeki Balıklar.
SPOR
YAZ KIŞ MÜCADELE