ORGANİK ÜRÜNLE TOKSİK ETKİYİ EN AZA İNDİRİN



Bir besine organik denilebilmesi için o yiyecek veya içeceğin bağımsız bir kurum tarafından sertifikalı olması gerekir. Organik besin satın almak yiyeceklerdeki tarım ilacı kalıntılarını en aza indirgemenin bir yoludur.

Şu anda beslenmemizdeki tarım ilaçları ile insanlardaki sağlık sorunlarını bağdaştıran çok az kanıt vardır ancak hayvanlardaki sağlık sorunlarıyla ilgili pek çok kanıt vardır.Hayat boyu tarım ilacı kalıntısı yemenin bize ne gibi bir toksik etkisi olabileceğini veya çeşitli tarım ilacı kalıntılarının nasıl karışıp bir kokteyl etkisi yaratacağını tam olarak bilmiyoruz. Eğer tarım ilacı tüketiminizi azaltmak istiyorsanız o zaman organik besinleri tercih edin. Standart meyve ve sebze yemenin sağlığımız için önemi çok büyük sakın onları diyetinizden çıkarmayın. Çünkü meyve ve sebze yememenin riskleri tarım ilacı kalıntılarına maruz kalmanın muhtemel risklerinden çok daha fazladır.

Organik besinlerde katkı maddeleri var mıdır?
Alerjik reaksiyonlarla ilişkisi olanlar dahil olmak üzere bir çok potansiyel olarak zararlı olan katkı maddesinin organik besin üretiminde kullanımı yasaktır. Normal besinlerin işlenmesinde yüzlerce katkı maddesinin kullanımına izin verilirken organik yiyecek ve içeceklerde çok sınırlı olarak izin verilir ve üretici bunları ancak ürünlerinin bu madde olmadan üretilemeyeceğini veya muhafaza edilemeyeceğini kanıtlarsa kullanabilir.
Organik çiftçilikte standart çiftçilikte kullanılan antibiyotiklerin kullanımı yasaktır. Eğer bir hayvanı tedavi etmek için antibiyotik kullanılırsa o hayvanın eti için ne zaman kesilebileceği veya ne zaman süt verebileceği ile ilgili katı zaman kısıtlamaları vardır.

Organik besinlerin tadı daha mı güzel?
Elbette kendi doğal hızında, haftalar içerisinde besin açısından zengin toprakta yetişip güneşte olgunlaşan bir domatesle serada çok hızlı yetiştirilen bir domates arasında lezzet farkı olacaktır.

Neden organik besinler pahalıdır?
Organik besinler üretimine harcanan zaman, çaba ve yatırım çok fazla olduğundan dolayı her zaman organik olmayan besinlerden daha pahalı olacaktır ama organik besinlerin fiyatları zamanla düşmektedir. Bütçeye biraz dikkat edilmesi ve abur cubura daha az para harcanması ile organik besinlere yer açılabilir.
Organik besinler daha pahalı olsalar da fiyatları zamanla düşüyor. İnsanlar daha fazla organik besin aldıkça daha ulaşılabilir olacaklar.
* İşlenmiş organik besinler genelde yağ ve şeker açısından zengin olmalarıyla eleştiriliyor. Bütün yiyecek içeceklerde olduğu gibi içeriği ve besin değerlerini gösteren etiketi inceleyin.


Ekim ve dikim şartları
Tohum; genetik olarak yapısı değiştirilmemiş, sentetik pestisitler, radyasyon görmemiş biyolojik özellikte olmalıdır.
Fide; organik tohum veya ana bitkiden elde edilmiş, üretimi sırasında hormonların kullanılmadığı, toprak ve iklim koşullarına uygun olmalıdır.

Sulama şartları
Sanayi ve şehir atık suları ile drenaj sisteminden elde edilen drenaj suları organik tarımda kullanılamaz.
Sulama suyu çevre kirliliğine toprak yapısında bozulmaya yol açmamalıdır.

Hasat şartları
Organik ürünlerin hasadında kullanılan teknik araç ve gereçlerin ekolojik tahribat ve kirlilik oluşturmaması gerekir.
Toplama materyalleri hijyenik olmalıdır.
Toplama alanı son iki yıl içinde yangın geçirmiş olmamalıdır.
Toplama alanındaki doğal yaşam dengesinin ve türlerin korunması sağlanmalıdır.

Organik Besinler Daha Sağlıklı

ImageOrganik yiyecek ve içeceklere ilgi artıyor. Birçok insan organik yiyecek ve içeceklere yöneliyor.

Özellikle genç anneler bu konuda çok dikkatliler. Haklılar! Beslenmenin sağlığa etkisinin ne kadar önemli olduğunu fark edenler, yola sağlıklı beslenmeyi öğrenmekle çıktılar. Daha sonra da yiyip içtiklerinin besin değerini ve muhtemel zararlarını da sorgulamaya başladılar. Organik beslenme işte bu noktada önem kazandı. Çünkü organik besinler size yalnızca diğerlerinden daha çok vitamin, mineral, antioksidan kazandırmıyor. Aynı zamanda sizi hastalıklardan korunmanız için de destekliyor. Bu besinlerde sağlığa zararlı antibiyotikler, böcek öldürücüler, hormonlar ve diğer kimyasalların hiçbiri bulunmuyor.

Özellikle kanser hastalarının artması organik beslenmeye ilgiyi artırıyor. Kanser hastalığı ile ilgilenen uzmanlar sağlıklı besinler yiyip içenlerde kanserin en az üçte bir oranında azaltılabileceğini belirtiyor. Yiyip içtiğiniz besinlerde vitamin, mineral ve antioksidan miktarı yüksekse vücudunuz kansere karşı direnç kazanıyor.

Özellikle, Selenyum, C, E vitamini, Beta karoten ve flavonoid polifenollerden zengin besinler kanser gelişimini önleyebiliyor. Kanser direncini yükseltiyor. Organik besinler diğer ürünlerden daha çok C vitamini, E vitamini, B vitamini ihtiva ediyor. Organik olarak üretilmiş herhangi bir ürün organik olmayan benzerinden neredeyse yüzde 20-30 daha fazla demir, Magnezyum, C vitamini ihtiva ediyor.

Uzmanlar bu soruya "kendi olanaklarıyla gelişip büyüyen doğadaki mikrop, mantar ve kanserojenlerle kendi imkanlarıyla mücadele etmeye gayret eden bitkilerin bu amaçla daha çok antioksidan ürettiklerini daha çok antimikrobik, antimantar madde yaptıklarını" belirtiyorlar. Bu yiyecekleri tüketenlerde bu maddelerin miktarı artıyor. Bu doğal maddeler bitkilerde ne yarar sağlıyorsa, insanlarda da benzer faydalar temin ediyor.

Eğer yiyip içtiklerinizin sağlığınıza sadece fayda sağlamasını yani zarar vermemesini istiyorsanız ve onlardan daha çok sağlık yararı almayı umuyorsanız organik beslenmeye gayret edin.

Ekonomik olanaklarınız ve zamanınız mümkün olduğu oranda daha çok organik besin kullanın. Aldığınız organik ürünlerin üzerinde yasal yazan ve onaylı "organik sertifika" sını ısrarla arayın.

Organik Tarımda Sertifikalama




Organik tarım, toprağı, doğal yaşamı ve insanları bir bütün olarak kabul ederek yapılan tarım metodudur. Bir ürünün “ekolojik” sıfatını taşıyabilmesi için sistemin bir parçası olan kontrol organı tarafından kontrol edilmesi ve sonucunda sertifikalanmış olması gerekmektedir.

Bir ürünün ekolojik olarak tescil edilmesi sürecine “kontrol”, bu süreç sonunda ekolojik olduğunu ispatlayan belgeye de “sertifika” denmektedir. Ülkemizde Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından tanınmış yedi adet sertifika kuruluşu bulunmaktadır. Bu sertifika kuruluşları, belli kriterlere göre sertifikasyon uygulamaktadırlar. Ekolojik tarım kabaca iki başlık altında inceleniyor. 1900’lü yılların başlarında Rudolf Steiner tarafından Almanya’daki çiftçilere tanıtılan biyo-dinamik tarım, ekolojik ya da organik olarak isimlendirilen tarımla birçok yönden benzeşmesine rağmen, ekim, hasat ve ilaçlama dönemleri belirlenirken kozmik ritmlerin dikkate alınması ve sadece belli ekolojik preparatların kullanılması yönünden birbirlerinden ayrılmakta ve farklı kontrol mekanizmalarıyla sertifikalanmaktadırlar. Kontrol Grupları
Kontrolü yapılan işletmeler 3 bölümde incelenmektedir. Bu işletmelerin değişik gruplardaki sertifikasyonu tek tek olabildiği gibi zincir halinde de yapılabilmektedir. Ekolojik tarım uygulayan çiftçiler;
1. grup’ta değerlendirilmektedir. Bu kontrol basamağında seçilen işletmenin, ekolojik üretim yapılacak biriminde en azından son hasattan itibaren hiçbir şekilde kimyasal sentetik ilaç, gübre, büyüme düzenleyicilerinin kullanılmamış olması gerekir. Programa giren üreticilerin tarım yaptıkları bütün parsellerde ekolojik üretim yapması beklenmekte ve kimyasal girdili üretim yapan parsellere de belli bir mesafede olması önerilmektedir. 2. grup, ekolojik ürün işleyecek olan işletmelerden oluşmaktadır. Bu işletmelerin işleyeceği ürünler ekolojik olarak sertifikalanmış hammaddelerden hazırlanmış olmalıdır. 3. grup ise yurtdışına ekolojik ürün ihraç eden işletmelerden oluşturmaktadır. Bu işletmeler, B işletmelerinde olduğu gibi işlenmiş ürünün sertifikasını ve söz konusu ürünle ilgili malı satın aldığı firmadan veya işletmeden raporu ile birlikte almalıdır. Ülkemizde sertifikasyonun yapılabilmesi için
1. Grup işletmelerin en az 12 ay boyunca AB’nin veya Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik’te belirtilen esaslara göre tarım yapmış olması gerekmektedir. Bu süre, tek yıllık bitkilerde en az 24 ay, çok yıllık bitkilerde ise 36 aya kadar uazayabilmektedir. 2. ve 3. Grup işletmeler de aynı yönetmeliğin kendilerini ilgilendiren maddelerini yerine getirmiş olmalıdırlar. Özel Kontrol Grupları
Ekolojik olarak sertifika almış olan bir ürünün, özel kriterler uygulanarak sertifikalanması da söz konusudur. Bu ürünlerin özel sertifikalara sahip olabilmesi için öncelikle AB Yönetmeliği çerçevesinde ekolojik olmaları gerekmektedir. DEMETER: biyodinamik yöntemle yetiştirilmiş ürünlere sertifika vermektedir. Bir ürünün DEMETER sertifikası alabilmesi için yetiştirilmesi sırasında kozmik ritmin dikkate alınması ve toprak altı ve toprak üstü yapıyı iyileştiren belli preparatların kullanılması gerekmektedir. Demeter tarafından sertifikalanmış ürünleri yetiştiren çiftçiler sadece ekolojik üretim yapabilirler. BIOSUISSE: İsviçre’de çeşitli üretici birliklerinin bir araya gelerek oluşturdukları şemsiye bir organizasyondur. Bu organizasyonun oluşturduğu sistemde, ürünlerin, ekolojik tarım ilkelerine göre yetiştirilmiş olmasının ve üreticinin DEMETER’deki gibi sadece ekolojik üretim yapması zorunluluğu yanısıra, ekolojik tarım uygulanan alanın yüzde 7’sinin tarım yapılmadan doğaya özdeş alan olarak bırakılmış olması şartı aranmaktadır. NATURLAND (BIOLAND): Almanya’da ekolojik üretim yapan çiftçi birliklerinin oluşturduğu şemsiye bir organizasyondur. Diğerlerinden farklı olarak, ayrıca balıkçılık konusuna da sertifika vermektedir. Naturland, çiftçilerinin bütün arazilerde ekolojik tarım yapmasını şart koşmaz. NOP (National Organic Program): Amerika Birleşik Devletleri’ne ekolojik ürün ihracatı yapacak olan işletmelerden istenen sertifikadır. Amerika Birleşik Devletleri kendi ülkesi sınırları içinde ekolojik etiketiyle satılacak ürünlerin sertifikalanması için sadece kendi ulusal yönetmeliği olan NOP’u tanımaktadır. Avrupa Birliği’nin standartları bu aşamada yeterli olamamaktadır. Diğer sistemlerde geçiş dönemi ürünün de ayrıca sertifikalanırken NOP’de geçiş ürünü uygulaması yoktur. JAS (Japaneese Organic Standards): Japonya’ya ekolojik ürün ihracatı yapacak firmalar için geçerli standarları içermektedir. Avrupa Birliği sertifikası almış olan ürünlerin bu yönetmelik dikkate alınarak kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu yazının içeriğinin hazırlanması sırasında IMO Türkiye’nin yönlendirdiği web sayfalarından ve Nurhayat Bayturan, Göksal Beyaz ve Meltem Işıldak ile yapılan görüşmeden faydalanılmıştır.


Organik Ürünler Neden Önemli

ImageOrganik gıdalar, kimyasal ilaç ve hormon gibi sağlığımız için zararlı olan maddeleri içermeyen doğal şartlarda yetiştirilip, doğal koruyucular ile hazırlanmış gıdalar olarak tanımlanıyor. Besinlere ve içeceklere çeşitli yollarla bulaşan mikroorganizmalar, inorganik elementler, pestisit,insektisit gibi kimyasal ögeler, işlenmiş besinlerdeki zararlı katkı ögeleri, uygunsuz paketleme malzemeleri, radyoaktif kalıntılar, hormonlar,fabrikalardan atılan toksik kimyasallar sağlığı tehdit eden, başta kanser olmak üzere pek çok hastalığa yol açabilen etkenlerdir. Organik, ekolojik ya da biyolojik olarak isimlendirilen besinler bu riskleri elimine eden sağlık ürünleri olarak tanımlanmaktadır. Organik ürünler, tarladan başlayıp tüketime kadar her aşaması kontrol altında tutulan,sertifikalandırılmış, hiçbir aşamasında sentetik bazlı kimyasal girdi kullanılmadığı belgelenmiş ürünlerdir.

Son yıllarda gerek tarımsal ilaçların, gerekse gübrelerin bilinçsizce kullanımı bitkisel üretimde artışın yanında kalitesiz ve insan sağlığını tehdit edecek ürünlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Toprağın derinlerine sızan fosfor ve nitrat tatlı su kaynaklarına ulaşmakta bu da insan, evcil hayvan ve yaban hayatı açısından ciddi problemlere yol açmaktadır. Ayrıca kimyasal tarım ilaçları toprakta birikmekte, bitki sağlığını olumsuz yönde etkileyerek ekolojik dengeyi bozmaktadır.

Bu olumsuz koşullar karşısında gelir düzeyi yüksek olan ülkeler başta olmak üzere birçok ülkede bilinçlenerek örgütlenen üretici ve tüketiciler, doğayı tahrip etmeyen yöntemlerle insanlarda zehirli etki yapmayan tarımsal ürünleri üretmeyi ve tüketmeyi tercih etmişler. Bu amaçla yeni bir üretim tarzı olarak ekolojik veya organik tarım ortaya çıkmıştır.

Dosyalar

9. kalkınma Planı.İş Planı.Kosgeb destekleri 1.Kosgeb destekleri 2.Kosgeb arge destekleri.Kosgeb Tekmerleri.Motivasyon.Hayaller.Tübitak teydeb destekleri.Oslo Klavuzu Işığında Yenilik.Frascati Klavuzu Işığında Ar-Ge.Problem Çözme Teknikleri.Proje Yönetimi.Toplam Kalite Yönetimi.Matriks Organizasyonlar.Fikri Mülkiyet Hakları.Marka nedir?.Marka başvurusu.Marka koruma.Bitki Islahçı Hakları.Patent Bilgisi.Verimlilk.6.çerçeve programı.Kobilerin 6.çerveve programına katılımı.6.çeçeve programında uluslararası işbirliği.
6.çerçeve programı projesi hazırlama .6.çerçeve programı projesi sunma ve değerlendirme.Finansal Analiz.Örnek Finansal Analiz.Finansal Başarısızlık.Sermaye Piyasası Kurumu.İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi.AB'ye Özel sektörün intibakı.AB Çevre Müktesebatı.Stratejik Planlama.Bilgi Toplumu Stratejisi.Tarım Stratejileri.Kriz Yönetimi .EU Lobbying.Bilgi ekonomisinin reddettikleri.Teknokentler.Bilgi Ekonomisi.E-Ticaret'e Davet.TİKA Teknik Yardım Projeleri.Fikri Mülkiyet Hakları.Proje Yönetimi.Endüstriyel Tasarım Tescili.Tübitak Proje Destek Süreci.Pazar Araştırması ve Planlaması.Örgüt Yönetimi.Makale Yazma.Bilimsel Araştırma Teknikleri.


Yurtdışı Pazarları
Azerbaycan. Moğolistan. Türkmenistan. Kırgızistan. Kazakistan. Özbekistan. Ukrayna. Moldava. Romanya. Gürcistan. Makedonya. Bosna-Hersek.


Vizyon 2023 Teknolojik Öngörüleri
Strateji Belgesi. Üretim. Tasarım. Savunma Havacılık Uzay. Nano. Mekatronik. Malzeme. Enerji ve Çevre. Biyoloji ve Genetik. Bilişim.

Genel Bilgiler

FELSEFE
Dinler Tarihi.Atatürkçülük.
BİLİM
TOPLUM Dunya ekonomi tarihi.GIDA ÇEVRE SAĞLIK TARIM Bitki Islahı.MALZEME TEKNOLOJİ Nano Teknoloji.Bilgisayar Ağ Temelleri.ENERJİ TAŞIMACILIK UZAY Yıldızların İç Yapısı ve Evrimi.
SANAT
ROL MÜZİK EDEBİYAT YEMEK Denizlerimizdeki Balıklar.
SPOR
YAZ KIŞ MÜCADELE